Milli Takım'da kendimi geliştirdim

09.06.2016 - 12:02 | Son Güncellenme: 09.06.2016 - 12:02

A Milli Erkek Basketbol Takımı Antalya Belek’te Olimpiyat Elemeleri için hazırlıklarını sürdürürken Ömer Aşık, Milli formayı taşımanın kendisi için öneminden kulüp takımı New Orleans Pelicans’ın son durumuna dek samimi açıklamalarda bulundu.

Milli Takım’a Olimpiyat vizesi alma yolunda elinden gelen en büyük katkıyı vermeye çalışacağını dile getiren Ömer Aşık, Olimpiyat Köyü’ne gitmenin kendisi için de özel bir hedef olduğunu dile getirdi.

-Neredeyse her sene olduğu gibi bu sene de çok yoğun geçen bir sezonun ardından Milli Takım ile çalışmaya başladın. Bunun senin için önemi, değeri nedir? 
Ömer Aşık: Sadece geçen sene yaşadığım bir sakatlıktan dolayı Milli Takımla beraber olamamıştım. Basketbola başladığımdan beri, altyapılardan itibaren Milli Takımların bana çok faydası olduğuna inanıyorum. Gelişimimde Milli Takım görevinin yeri her zaman ayrıdır. Ben de elimden geldiğince, sağlıklı olduğum sürece her zaman Ay Yıldızlı formayı taşıma gururunu yaşamak adına seve seve burada oluyorum. 

-Sezon dâhilindeki çalışmalarının yanında Milli Takım mesaisinin kariyerini ve seni ne açılardan beslediğine inanıyorsun?
Ömer Aşık: Milli Takım maçları özeldir, dünyanın gözü o maçların üzerinde olur. O seviyelerde kendinizi gösterebilirseniz kariyeriniz açısından önemli adımlar atmış olursunuz. Tabii ki sezon içindeki performans da önemlidir ancak kendi ülkenin en başarılı sporcuları arasında görülüp, Milli kadroya seçilip orada da yüksek performans ile oynamanın getirisi daha farklı diye düşünüyorum. Ayrıca Milli formayı üzerinde taşırken çok özel, farklı duygular ile sahada oluyorsun. Bunun manevi boyutu da bir hayli önemli. Ülkendeki herkes senden başarı bekliyor ve sen Türkiye’deki herkesi temsil etmenin sorumluluğunu taşıyorsun. Milli forma ile arkanda hissettiğin sonsuz destek ve Milli duygular ile sahada mücadele vermek bambaşka bir mutluluk oluyor. 

-Bu sene de özellikle savunma noktasında Milli Takım sana önemli bir ihtiyaç duyuyor. Nasıl bir sorumluluk alacağına inanıyorsun?
Ömer Aşık: Ben her zamanki gibi elimden gelen her şeyi yapacağım ve kendi adıma alabileceğim en yüksek sorumluluğu alacağım. Hepimiz maçları kazanabilmek için çok büyük çaba sarf edeceğiz. Olimpiyat mücadelesi vermek çok önemli bir hedef. Bugüne kadar başaramadığımız bir şeydi ve şimdi bu şansa sahipken onu en iyi şekilde kullanmak istiyoruz. Zor bir grupta olduğumuzu da biliyoruz ama Manila’da neyin ne olacağı belli olmaz. Mücadele verilecek olan atmosfer her takım için alışılmışın dışında olacak. Önemli olan tam konsantrasyon ile olabilecek en iyi şekilde hazırlanmak ve elemelerde başarı için çabalamak. 

-Söz ettiğin gibi, zor bir gruptayız. Kanada ve Senegal ile mücadele ettikten sonra ihtimaller dâhilinde Fransa ile eşleşebiliriz. Nasıl yorumların olur Filipinler’de gerçekleşecek maraton adına?
Ömer Aşık: Kanada ve özellikle de Fransa çok güçlü ekipler. Kanada daha genç bir takım ama Fransa çok tecrübeli ve NBA’den belki 7-8 tane oyuncusu gelecek, eğer onlarla mücadele edersek diğer maçlara göre daha zor olacaktır mutlaka. Tabii şu etapta Fransa’yı düşünmekten çok ilk rakibimiz olan Kanada’ya odaklanmamız gerekiyor. 

-Olimpiyat vizesi almak noktasında kendi adına nasıl bir motivasyonun var?
Ömer Aşık: Olimpiyat tüm spor dallarındaki tüm sporcular için çok önemlidir. Şöyle söyleyeyim, NBA oyuncuları için de Amerika Milli Takımı forması giyip Olimpiyatlarda mücadele vermek bir hedeftir. Şu anda basketbol adına NBA ile beraber en büyük organizasyon Olimpiyatlar diyebiliriz. Böyle bir mücadelenin parçası olmak herkes için büyük bir onurdur, benim için de aynı şekilde… Daha önce de dediğim gibi, bugüne dek bunu başaramadığımız için benim için daha da özel bir hedef Olimpiyat Köyü’ne gitmek. 

-Birkaç soru da Amerika’daki hayatınla ilgili sormak isterim. Kulübün New Orleans Pelicans ile geçen sezon play off mücadelesi verdiğinizi ancak bu sezon bunun gerçekleşemediğini düşünürsek sizin için neler ters gitti diyebiliriz?
Ömer Aşık: Geçen sezon play off oynadıktan sonra kulüpte bir takım değişiklikler oldu; başantrenörümüz de değişti. Yeni bir sistem ile sezona başladık ve üst üste de birçok sakatlık yaşadık. İşlerimiz bir türlü rayına oturmadı. Ben hem kendi açımdan hem de takım açısından kötü bir sezon geçtiğini söyleyebilirim. Önümüzdeki sezon umarım herkes sağlıklı bir şekilde gelir ve bir daha böyle bir dönem yaşamayız. Örneğin ligin sonuna doğru 9 - 10 oyuncumuz sakattı, son maça 7 kişi çıkmıştık. Herkes sağlıklı bir şekilde dönerse yeni başantrenörümüzün de sistemine alışmış olarak daha güzel bir sezon geçireceğime inanıyorum. 

-New Orleans Pelicans’tan önce de Chicago Bulls ve Houston Rockets takımlarında forma giydin. Uzun zamandır NBA’de, Avrupa’daki basketboldan daha farklı bir oyunun içinde mücadele veriyorsun. Artık kendini o oyun düzenine ait hissediyor musun?
Ömer Aşık: Tabii, oraya alışınca artık bir parçası haline gelmek kaçınılmaz oluyor. Söylediğin gibi iki tarafta basketbol biraz farklı şekillerde oynanıyor. NBA’de daha atletik oyuncularla daha hızlı bir basketbol var. Fizik açısından daha üstün sporcuların olduğu NBA’de mücadele daha zor bir seviyede oluyor bence. Avrupa’da da basketbol çok sert oynanıyor, onu da söylemeden geçmeyeyim. Yine de NBA’deki atletizm ve onun verdiği hız çok daha farklı. Ben altı senedir Amerika’dayım, iyice alıştım artık o düzene… Hatta şunu da ekleyeyim; Milli Takıma geldiğimde de her yaz ilk günlerde biraz zorlandığım oluyor. 

-Oynanan basketbolun gösterdiği farklar bir yana, yaşadığın ülkede yaşam tarzı ve kültür de bir hayli farklı. Alışma sürecinde sıkıntı çektiğin oldu mu?
Ömer Aşık: Amerika’nın kültürü bizimkinden çok değişik ama önemli bir şey söyleyeceğim o noktada; Amerika’nın geri kalanı ile benim şimdi yaşadığım yer olan New Orleans da çok farklı. Yani ben önce Amerika’ya alışma süreci geçirdim, sonra New Orleans’a gidip bir de oraya alışma süreci geçirdim. New Orleans daha önceleri Fransızların yaşadığı bir şehir… Adaptasyon sürecim mutlaka ilk etapta sıkıntılı oldu, ama zaman her şeyi yoluna sokuyor. 

Röportaj: Şansın Tokyay
Fotoğraf: Fehmi Özgüler

Senin için hazırladığımız haberler