Mustafa Cengiz'den TFF'ye tepki: "MHK Başkanı gelmez..."

13.12.2019 - 17:36 | Son Güncellenme: 13.12.2019 - 17:36

Mustafa Cengiz'den TFF'ye tepki: "MHK Başkanı gelmez..."

Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz, "Resmi olmayan bir makamda kulüp yöneticileriyle görüşebilirsiniz ama MHK Başkanı gelemez" dedi.

İşte Cengiz'in tüm açıklamaları...

 

'Resmi olmayan bir makamda kulüp yöneticileriyle görüşebilirsiniz ama MHK Başkanı gelmez'

TFF Başkanı, futbol kulüpleri yöneticileri ve başkanları ile görüşebilir. Biz Nihat Bey'le de oturduk, konuştuk. Hiçbir sorun yok. Resmi olmayan bir makamda kulüp yöneticileriyle görüşebilirsiniz ama MHK Başkanı gelmez. Ben bundan rahatsız olurum. Çünkü özellikle VAR sistemini bozduk. Biz pozisyonları eleştirirken kulüpleri hedef almadık. Ben teknik konulara girmek istemiyorum. VAR odasına aynı anda 20 görüntü akar. Teknik sorumlular bu görüntüleri verir. Siz bunları hızla hazırlamayıp yayına veremezseniz, hata olur. Kasıt var demiyorum. Benim kanaatim TFF, teknik açıdan hazırlanamadı. Oğuz Sarvan, Kulüpler Birliği'ne geldi ve dedi ki, 'Hakemlerin VAR'a bakması siciline olumsuz etkilenir.'

 
VAR'da diagonal çizgiler çiziliyor. Elle çizilen çizgi oluyor, hakem görmeden elle de atılıyor ya, Tanrı'nın eli. Yayıncı kuruluşların kameraları kaliteli olsa topu net de görebilirsiniz. Dünyada teknoloji 4K'ya gidiyor. Bari siz 2K'lık bir görüntü yapın. TFF, VAR odası için çok masraf etti. Parasını da kulüpler ödüyor, onu da söyleyeyim. TFF Başkanı bütün kulüplerin başkanıdır. Asla eski takımına söylemde bile ayrım yapamaz, öncelik yapamaz. Yapmaması gerekir, bağımsız olmalı. Bizim TFF'den beklentimiz bu. Bu toplantı inşallah yanlış konuşmalara vesile olmaz. Gazetecilik açısında da Erman Toroğlu'nu kutluyorum.
 

TFF'nin lisans talimatını değiştirmesi hakkında

Şimdi bu çok enteresan. Ben bunu gece havaalanında haberlerde gördüm. Daha sonra salı günü bazı federasyon yetkilileriyle konuştum, istişare ettim. Orada kurul bir karar alıyor. Federasyon Yönetim Kurulu diyor ki; kulüplerden ve onların temsilcisi Kulüpler Birliği'nden alınacak yazı doğrultusunda, daha önce istişare etmişler de ben orada yoktum. Toplantılara katılmadım. İlk defa yeni yönetim için katıldım. Orada bir görüşülmüş, karar alınmış, artırılsın diye. Artıralım denmiş, çünkü birden bire devreye girdi. Bu konuşulmuş fakat karar alınmamış. Bu nedenle Kulüpler Birliği'ne tekrar soruyorlar ve gece de artış kararı çıkıyor. Yönetim kurulu toplanıyor, Kulüpler Birliği'nden gelecek yazı bekleniyor. Bu arada karar çıkıyor. Ne olması gerekir. Resmi yazının gelmiş olması gerekir değil mi? Yani TFF ciddi bir kurum.

Oysa Kulüpler Birliği'nden gelen yazı salı günü sabah 9 suları. Saati, her şeyi var. Bu bizi çok şaşırttı. Yani siz yönetim kurulu olarak karar alıyorsunuz, bütün yönetim öyle biliyor. Ama siz gece kiminle nasıl bir telefon görüşmesi yaptınız, bu görüşmeye istinaden bütün takımları etkileyecek, bazı takımları zor durumda bırakacak bir karar alıyorsunuz. Şimdi burada cinayet romanlarındaki gibi soruyoruz. Katil kim? Bundan yararlanan kim. Biz açıkladık, biz limitler içindeyiz. Lisanslamaya 2 türlü bakılıyor. Biz Şampiyonlar Ligi'nde varız. Beşiktaş, Trabzonspor, Başakşehir de Avrupa Ligi'ndeler. Bizim burada 2019 verilerine göre UEFA'sız harcama limitimiz 368 milyon. Bizim UEFA'dan da gelirimiz oluyor. Toplam limitimiz 474 milyon. 120 milyon TL, UEFA'nın kabul edilebilir geliri konuyor. Bizim takım harcama limitimiz 496 milyon. Bu 474 milyona yüzde 30 koyduğunuz zaman 616 milyon yapar. Biz 616 milyon değil, 496 milyon harcamışız. Bizim daha 136 milyon TL sapma hakkımız var. Yani biz Ocak ayında 116 milyonluk daha harcama yapabiliriz. Ancak yapmayız, merak etmeyin.

O anlamda söylemiyorum, çünkü zaten paramız yok. Biz parayı, sihirbazı olmaya çalışarak kullanıyoruz. 1 kuruşun peşine düşüyoruz. Tabi her şeyi yüzde yüz kontrol etmemiz mümkün değil. Öyle bir dünya, öyle bir maliye yok. TFF'den gelen yazı meydanda. Gelen yazıda takım harcama limitinin içinde kaldığınız tespit edilmiştir. Tarih 28.11.2019. Şimdi; 40, 50, 60 bizi hiç etkilemiyor. Bizim bununla ilgimiz yok. Trabzonspor da haklı bir tepki veriyor. Siz bana bunu dayattınız, hatta Haziran ayında çıktı, transfer sezonu neredeyse bitmiş.

Buna rağmen insanlar, kulüpler bir şey demedi. Peki dedi. Çünkü kendini de disipline etmek istiyor. Türk futbolunda yıllardır ne söyleniyor; kalitesiz, basiretsiz, vizyonsuz yönetimler. Yani yönetimler için kötü sözler söyleniyor. O zaman bunları disipline etmek gerek. Oyun oynanırken, bu kuralı birden bire değiştirirseniz hem de dediğim gibi resmi yazıyı beklemeden değiştirirseniz biz burada dururuz. Bundan kim yararlanıyor? Antalyaspor açıklama yaptı ki en az limit Antalya'da, ben değil dedi. Beşiktaş açıklama yaptı, Kasımpaşa da. Biz de şaşırdık. Kim? Ben kimseyi suçlamıyorum, 18 takım var Süper Lig'de.

Biz UEFA'da 10 milyon euro zarar edebilirdik, ancak tam tersine kara geçtik. Onun için örnek gösteriyorum. İnşallah devam eder. Buna rağmen biz limit içinde kaldığımız halde Cenevre'de UEFA'da, Ankara'da devlet dairelerinde sürekli şikayet ediliyoruz. 'Galatasaray Diagne'yi aldı, paraları bastı harcadı. Galatasaray Falcao'yu aldı paraları harcadı' deniliyor ve bunu da sürekli söyleyenler var. İsim vermek istemiyorum. Peki ben söylüyorum; biz TFF'nin harcama limitleri içindeyiz. Biz UEFA'da da yapılandırma anlaşmasının içindeyiz. Peki bize karşı ortalığı yangın yerine çevirip, ayağa kaldıranlar nerede.

"Yönetimleri düzeltmek gerek"

Galatasaray'a karşı ortalığı ayağa kaldıranlara soruyorum, neden yüzde 40'a çıkardınız? Daha bizim 116 milyon harcama limitimiz var."Bugün üst sıralardaki takımlarımızda çok değerli Türk oyuncular var. Bunlar altyapılardan çıktı. Bizde de var. Biz son maça 15 kişiyle gittik. İki oyuncu U19 maçında oynadılar, sonra yedek kulübesindelerdi. 18 kişilik kadroyu sakatlıklardan dolayı dolduramadık. Kimse bunları görmüyor. Ancak mazeret değil. Ben bunları mazeret olarak görmüyorum. Biz futbolculara bonservis de vermedik, yıllık ücret de dünya çapında olan 1-2 oyuncu dışında vermedik. Marcao olsun, diğer oyuncular olsun yüksek olmayan ücretlere oynuyorlar. Belli bir maliyet içinde futbolcu ücret ödemelerini de en iyi hale getireceğiz. Bonservis bedeli yerine ödemek yerine bu yüzde 10 sapmayla futbolcuların gitmemesini istiyoruz. Ben bütün kulüplerin disipline edilmesinden yanayım, Galatasaray da dahil. Günü kurtarmak, benden sonra tufan gelecek yönetimlere yük bindirmek o takıma, kulübe zarar verir. Herkes altyapı diyor ama bizim altyapıdan önce üst yapıyı düzenlememiz gerek. Üst yapı da yönetimseldir. Yönetimleri düzeltmek gerek. Bu konuda zorunlu düzenlemeler geliyor.

Bugün üst sıralardaki takımlarımızda çok değerli Türk oyuncular var. Bunlar altyapılardan çıktı. Bizde de var. Biz son maça 15 kişiyle gittik. İki oyuncu U19 maçında oynadılar, sonra yedek kulübesindelerdi. 18 kişilik kadroyu sakatlıklardan dolayı dolduramadık. Kimse bunları görmüyor. Ancak mazeret değil. Ben bunları mazeret olarak görmüyorum. Biz futbolculara bonservis de vermedik, yıllık ücret de dünya çapında olan 1-2 oyuncu dışında vermedik. Marcao olsun, diğer oyuncular olsun yüksek olmayan ücretlere oynuyorlar. Belli bir maliyet içinde futbolcu ücret ödemelerini de en iyi hale getireceğiz. Bonservis bedeli yerine ödemek yerine bu yüzde 10 sapmayla futbolcuların gitmemesini istiyoruz. Ben bütün kulüplerin disipline edilmesinden yanayım, Galatasaray da dahil. Günü kurtarmak, benden sonra tufan gelecek yönetimlere yük bindirmek o takıma, kulübe zarar verir. Herkes altyapı diyor ama bizim altyapıdan önce üst yapıyı düzenlememiz gerek. Üst yapı da yönetimseldir. Yönetimleri düzeltmek gerek. Bu konuda zorunlu düzenlemeler geliyor.

Senin için hazırladığımız haberler