Samet Aybaba, Başakşehir maçında atılan golden sonra neden sevinmedi? Açıkladı!

08.05.2018 - 12:50 | Son Güncellenme: 08.05.2018 - 12:50

Samet Aybaba, Başakşehir maçında atılan golden sonra neden sevinmedi? Açıkladı!

Sivasspor yardımcı antrenörü Recep Çetin, Ajansspor editörü ve Radyospor programcısı Salim Manav'a konuştu.

Recep Çetin, Sivasspor'daki yönetim anlayışından bahsederken, "Sivasspor’un en büyük kazancı çok iyi bir yönetiminin olması. Bu bütçelerle borçlanmadan kulübü idare edebiliyorlar. Şimdi bakıyorum, bir kuruş borçları yok. Anadolu takımlarının gelirleri sınırlı ancak buna rağmen iyi bir kadro kuruldu" dedi.

‘Ne üzülmeyi ne sevinmeyi bilmiyoruz’

Sözlerine Sivasspor Teknik Direktörü Samet Aybaba'nın polemik konusu olan Başakşehir maçında attıkları son dakika golünden sonra sevinmememesi hakkında bilgi vererek başlayan Recep Çetin, "Başakşehir maçında ‘Geçen sene Sivasspor 1.Lig’deydi ve Samet Hoca(Aybaba)ile kadro-yönetim açısından Süper Lig’e çıkabilecek en iyi takım olduğunu düşündük. Ligin kalitesinin üzerinde bir kadrosu vardı. 9 maçta 7 galibiyet 2 beraberlik aldık. Kendi sahamızda hiç gol yemedik. Sivas küçük bir il, insanları futbolu seviyor fakat maçlara gelmiyor. Sivasspor’un en büyük kazancı çok iyi bir yönetiminin olması. Bu bütçelerle borçlanmadan kulübü idare edebiliyorlar. Şimdi bakıyorum, bir kuruş borçları yok. Anadolu takımlarının gelirleri sınırlı ancak buna rağmen iyi bir kadro kuruldu. Biz onları getirirken kulübün bütçesine göre Samet Hoca ve başkan ile bir planlama yaptık. Herkesin düşer dediği Sivas takımı oyuncuların anormal bir direnç göstermesi ve hocaların, yönetimin arkasında durmaları bunun doğru bir tercih olduğunu gösteriyor. Başarı geldiği için taraftar da geliyor. Avrupa’da insanlar eğlenmek için maç izliyorlar ancak bizde biraz daha amaca yönelik. Biz ne sevinmeyi ne üzülmeyi bilmiyoruz" dedi.

'1.Lig Süper Lig’e göre daha mücadeleci'

Süper Lig ve 1. Lig arasındaki farklardan da bahseden Çetin, "1.Lig çok daha farklı. Süper Lig’e göre daha mücadeleci, maçların kora kor geçtiği bir lig. 1.Lig’de oynamaya alışmamış oyuncular verim sağlayamıyor. O ligde oynayan oyuncularla bir kadro kurduğunuz zaman başarı kaçınılmaz oluyor" ifadelerini kullandı.

Sivasspor'un transfer politikası

Sivasspor'un transfer politikasını da açıklayan Recep Çetin, "‘Sivasspor çok iyi yönetiliyor. Ne bizim, ne oyuncuların 1 lirası kulüpte kalmadı. Böyle bir yönetimle çalışıyorsunuz, her türlü görevlerini yerine getiriyorlar. Transfer yaparken Sivas’ın soğuk bir il olması zorluyor, bazı oyuncuları alamıyorsunuz. Özellikle yabancı oyuncularda zorluk çekiyorsunuz. Genellikle İsveç ya da Rusya gibi soğuk ülkelerden oyuncular almaya çalışıyoruz. Robinho ve Auremir gibi kaliteli oyuncular da aramızda ancak maddi külfeti açısından kulübü kutlamak lazım. Aldığımız oyuncuların fazla maaliyetleri de yok. Mesela Kone 600-700 bin euro’ya oynuyor. Robinho bana göre dünyanın sayılı oyuncularından. Sivas için de iyi bir reklam olmuş oldu" ifadesini kullandı.

‘Robinho bize gelir mi diye düşündük’

Kone ve Robinho transferinin perde arkasını anlatan Çetin, "Kone transfer listemizde yer alıyordu. Biz yönetimden rica ettik, onlar da ‘Büyük oyuncu, alalım’ dediler. Robinho devre arasında bize gelir mi, alabilir miyiz diye düşündük. Maliyeti yönetimin başarısı, aylık 100 bin euro’ya oynuyor" şeklinde konuştu.

'Bucaspor ve Altay’dan oyuncu istedik'

Devre arasındaki transfer gelişimlerinden bahseden Recep Çetin, "Teknik ekibimizde her ligi bilen bir hoca var. Tüm ligleri takip ediyoruz. Mesela Buca’dan bir çocuk beğendik, Altay’dan bir oyuncu beğendik, başkan da 1 trilyon önerdi fakat vermediler, bunu kimse bilmez. Futbolun içindeyseniz her ligi bilmek zorundasınız. Mert Hakan’ı pek çok yerden dostlarımız ve kaleci antrenörlerimizin araya girmesiyle aldık. Emre Kılınç’ı geçen sezon devre arasında başkanımız aldı. Auremir’i 2.ligden aldık. Doğru taşları doğru yere yerleşmeniz gerekiyor. Kulübün planına, bütçesine göre transfer yapmak zorundasınız" açıklamasında bulundu. 

Başakşehir maçında Samet Aybaba’nın gole tepkisi

Başakşehir maçında Samet Aybaba’nın gole tepkisinden de söz eden Çetin, "Başakşehir maçı gerçekten enteresandı. ilk 15 dakika Başakşehir iyi oynadı fakat sonradan oyuncuların eksilmesiyle farklı bir maç izledik. Samet Aybaba’nın gole tepkisi için, sevinsek insanlar aşırı sevindi, üzülsek niye galipken üzüldüler diyor. Ne yapacağımızı şaşırdık. Sevindiğimiz zamanda rakip tribünden küfür yiyoruz. Biz şampiyonluğa oynayan takımlarda oynadık. Karşı takımda biz beraberlik golünü attığımızda şampiyonluk şansını kaybeden ve bizim arkadaşımız olan Abdullah Avcı var. Ne yapalım, Abdullah Avcı’ya karşı hareketler yapıp sevinmemiz mi lazım? Biz orada onun içi kan ağlarken atlayıp zıplarsak kendimize olan saygımızı kaybederiz. Futbol saygı ve sevgi oyunu. Böyle suçlamalar çok iğrenç bir tavır. Samet Hoca’nın tavrı bu. Beşiktaş ve Galatasaray’da da kazandık, yine aynı tepkileri verdi. Bu adamlar büyük takımların hocaları, yüz yüze bakan insanlar. Abdullah Avcı’nın yaşadığı acıyı ben de hissediyorum ancak tribünlerdeki insanlar bunu anlayamıyorlar" diye konuştu. 

'Eski takımlarınıza karşı oynadığınız zaman spekülasyonlar ortaya atılıyor'

Recep Çetin konuşmalarını şöyle sürdürdü:

"Türkiye’de insanlar çok kolay karar alıyor. Eski takımlarınıza karşı oynadığınız zaman spekülasyonlar ortaya atılıyor. 25 tane oyuncunuz var, biri gidip söylese ne diyeceksiniz? Avrupa’da böyle bir şey yok, gideceği takım devre arasında belli olan hoca bile takımında devam edip o takıma karşı mücadele veriyor. Neden önce kötüyü düşünüyoruz? Beşiktaş’lı hocalar Beşiktaş’ı, Galatasaray’lı oyuncular Galatasaray’ı kayırıyor deniyor. Bunlar çok çirkin ifadeler. Mesela ne yapacak Okan Hoca, Akhisarspor’un gücü belli, Galatasaray’ın gücü belli"

'Bu sezondan sonra kendim çalışacağım'

"Bu sezondan sonra kendim çalışmayı düşünüyorum. Birkaç takımla görüştük ancak devre arası başkana söz verdiğimiz için gidemedik. Kademe kademe yukarı çıkmak istiyorum. TFF 1.Lig’in yeni başlayan antrenörler için daha doğru olduğunu çalışıyorum"

‘Süper Lig’de 15 takımın lig düşmesi lazım’

"Artık takımların hepsi borçlu. Birkaç sene sonra bu takımlar bu borçlarla Süper Lig’de nasıl kalacak bilmiyorum. UEFA kriterlerinizi düşündüğümüz zaman büyük takımlar dahil en az 15 takımın lig düşmesi lazım. Ancak bu borçlar daha da artıyor. Her kulübün belli bir geliri var, bunun aşılmaması gerekiyor. Her gelen kulüp başkanı borç yaratıp gidiyor, bunları ödemeden gitmemesi gerekiyor. Şimdi bununla ilgili bir yasa çıkıyor. Bu yasadan sonra kaç kişi başkan olacak, çok merak ediyorum. Para sizin değil, harcıyorsunuz, taraftar ise gönülden seviyor, size hesap sormuyorlar"

Kariyerinizde unutamadığınız gol?

"Kendi kaleme attığım golü unutmama imkan vermiyorlar. Beşiktaş’ta 5-6 şampiyonluğum var, 30 yıldır o gol konuşuluyor. Gerçekten de güzel gol. Yağmurlu bir havada topa vurarak uzaklaştırmak istedim ancak çatala gitti. Hatta o dönemde UEFA’da yılın golü bile seçildi"

‘Sivasspor’da bir altyapı tesisi kuruldu’

"Türk futbolunda pek çok bölgede sıkıntı var. Milli takımda oynatacak stoperimiz bile yok. Orta saha bulamıyoruz..Sağ bek, sol bek aynı isimler. 80 milyon nüfuslu ülkede oyuncu yetiştirememek bizim ayıbımız. Federasyon, hocalar ve yönetimler olarak hepimiz suçluyuz. Buna ben de dahilim. Sivas’ta yeni bir altayapı tesisi yapılıyor. Daha önce Sivasspor’un altyapısı yoktu ancak şimdi 8 yaşından 19 yaşa kadar bir sistem kuruldu. Bu her Anadolu takımının yapması gereken bir şey. Artık futbolda maliyet yükseldi. Öz kaynağa dönmemiz gerekiyor"

Kone sezon sonu ayrılacak mı?

"Kone aldığı 700 bin euro ile Afrika’dan köy satın alır. Devre arası Levante’den 5 milyon euro teklif geldi ancak küme düşme korkusundan dolayı satamadık. Bedavaya aldık, sezon sonu da gidebilir. Sözleşmesinde böyle bir madde de var. Futbola orada başlamış, gitmek istiyor"

'Altyapıda Avrupa seviyesini yakalamamız zor’

"500-1000 arası oyuncu seyrettim. Futbolunda içindeyseniz seyretmek zorundasınız. Avrupa’lı kendinde eksikliği biliyor ve ona göre çalışıyor. Ben Ajax’ın altyapısına gittim, 8 yaşındaki oyuncu bir fabrikadaymış gibi futbolcu olarak yetişiyor. Her mevkinin özel bir hocası var. Mesela forvetleri Kluivert, stoperler Frank De Boer çalıştırıyor. Bizim bu seviyeyi yakalamamız çok zor. Eğitim önce sahada başlar."

"Başkanımız kendisine hediye gelen kangal köpeğini bize verdi. Ben hayvanları çok seviyorum. Yarışmaları oluyor, çok güzel hayvanlar. İnsanların gelip bu köpeklerin nasıl büyütüldüğünü görmesini isterim"

Senin için hazırladığımız haberler