Şenol Güneş, Beşiktaş'tan gidecek ve kalacak futbolcuları açıkladı!

Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, basın mensuplarının sorularını yanıtladı. 

Şenol Güneş'in sözlerinden Ajansspor'un derledikleri şu şekilde:

"Kazandıklarımızın değerini bilmek gerekiyor. Maç kaybedince yok olmak doğru değil. Bir imtihan dünyası. Hiç kimseyi kaybetmeye gerek yok. Spor bir yarıştır. Yok etme yarışı değildir. Siyaset de öyledir. Bu ülkede herkes değerlidir. Bu dünya bir imtihan dünyası. Bunu söylemeyi bir borç bildim. Hiç kimse mükemmel değil, herkes hata yapıyor. Ben de mükemmel değilim"

"Geçen sene neleri yanlış yaptık bunlara da bakmak gerek. Ama sen beni, ben de seni yok sayarsan olmaz. Telefonla arıyorlar açmıyorsun olmuyor. Cevap veriyorsun, bir haber çıkıyor. Dedikodu olmamalı. Herkesi mutlu edemeyiz. Ama herkesin mutlu olmaya hakkı var. Türkiye’nin yükselmesi aileden, toplumdan oluyor. Ne biz basından üstünüz, ne de basın bizden üstün. Bunları paylaşmak istedim. Ülkemizin de birlik ve beraberliğe ihtiyaç duyduğu dönemi yaşıyoruz. Spor ve sanat daha çok öne çıkmalı"

"Ben futboldan öncelikle keyif almaya bakıyorum. Tabi ki yarışta birinci olmak istiyoruz. Bizim çalışma prensibimizde ben yok, biz var. Biz bir takımız. Dünya Kupası’nda oyuncularımızın olmasından biz de gurur duyuyoruz. Futbol güzel bir oyun. Eski oyuncunla da seni karşılaştırabiliyor. Ne yapıyoruz? Adil olmaya, insanları motive etmeye çalışıyoruz. Düzenli bir aile ve iş hayatıyla bunu yapmaya çalışıyoruz. Düzenli bir iş hayatı gerek. İyi niyetle de çalışırsan başarırsın. Bundan sonra da açık ve samimi olacağız"

"Toplantı yapmaya devam edeceğiz. Buraya geyik muhabbetine gelmiyoruz. Daha çok futbol konuşalım istiyorum. Böyle bir dönem olsun istiyorum. Ben bir sorumluluk duyuyorum. Fikirler farklı olabilir ama bunu yapabiliriz. Oyuncular gelip gidiyor. Tosic ve Talisca gitti. Gidenlere değil, elimizdekilerin kıymetini bileceğiz. Gidenler de katkı yaptılar. Onlara teşekkür ediyoruz. Kim gider bilmiyorum. Sık bir değişiklik var. Ben gelenlere bakacağım"

"Quaresma, Pepe gibi isimler dünya kupasında oynuyor. İsterim Oğuzhan da Caner de orada olsun. Biz ilkeli ve prensipli olmaya devam edeceğiz. Güven çok önemli. Bu ruh gibidir. Terk ettiği bedene geri dönmez. Gönül de yere düştüğü zaman kaybedilir. Onu kırmayalım. Güven, sözle, davranışla olur. En çok kızdığım adama da saygı duyarım. Boş boş konuşmanın anlamı yoktur. Uzay dünyasındayız. Elbette yeni fikirler çıkabilir. Ona saygı duyarım. Kişiye ve kuruma göre davranmayalım. Kimseyi yok saymayalım. Futbol üretelim, yarışalım, mutlu olalım. Hayallerimizi, beklentimizi yükseltmek zorundayız. Herkes kendisini değiştirsin, sonra karşılıklı etkileşim olsun. Herkesin bir görevi var. Ama insan olarak aynıyız. Herkesle dost olacağız ama kimseden de korkmayacağız. Kültürel bir zekaya ihtiyacımız var. Böyle bir sıkıntı var, bunu oluşturmak gerekiyor"

"Her şeye rağmen kötümser bir tablo yok. Hiç futbol oynamadık diyemeyiz. Emeği geçen herkese teşekkür ederim. Bu sene yeni biz vizyonla daha iyi olmasını bekliyoruz. Bir aile havası var. Büyük bir aile ve camiadayız. Tribünden gelen bir başkanı olan ama başkanlığı iyi temsil eden bir profil var. Taraftarlarımızın da en iyi olmasını her zaman isterim. En güzelini yaparsak iyi olur. Çizgimizi taşıyabileceğimiz şekilde ayarlamamız lazım. Biz 3 yıldır neyi iyi biliyorsak yapmaya çalışıyoruz. Bunu daha da hırslı ve heyecanlı bir şekilde ortaya koyacağız. Planlı ve huzurlu bir sezon geçirmek istiyoruz. Habercilik yapmayın demiyorum. Ama yalan olmasın diyorum. Karşılıklı birbirini kullanma oluyor. Ben kimseyi yok saymıyorum. Basın mensuplarının da dertleri var. İşi sulandırmadan, ciddi bir şekilde yapabilirsek iyi olur. Bir de yorumcular var. Burada olmayıp, iddiada bulunanlar var. İsterim ki paylaşayım. Tecrübe olarak belli bir yaşa geldik. Açıklamaların diyalog şeklinde geçmesini isterim. Karşılıklı olmalı her şey"

"Eldeki kadroya bakacağız. Slovakya’da da çalışacağız. 26’sına kadar kadroda bir dalgalanma olacak. Kim kalır, kim gider ben de bilmiyorum. Bir santrfor almayı söyledikten sonra Negredo’yu tutmanın doğru olmadığını düşünüyorum. Bütün bilgileri verdim. Oğuzhan’dan da çok şey bekliyorum. Hiçbir oyuncuyla sıkıntım yok. Oğuzhan’dan beklentim var. Bazı isimler için idmana  çıkmasına gerek yok dedim. Transfer teknik, ekonomik ve idari olur. Ben ne hissediyorsam paylaşıyorum, kararı başkan veriyor. Ben her şeye açığım"

"Burası güzel iş yapmalı. Bir emek veriyoruz ve çizgilerin aşılmasını istemem. Başkanla görüşüyoruz, konuşuyoruz. Kararları son anda başkan veriyor. Gerek başkanımız, gerek ikinci başkanımız zor dönemleri geçerek bu günlere geldi. Zorlukları iyi biliyor yöneticilerimiz. Kadro, ekonomi, tesis, vizyon, seyirci… Bugün bu hale geldiysek kıymetini bilmek ve dağıtmamak gerekiyor. Panik bir durum yok. Benim gördüğüm tabloda böyle. Tüm yöneticilere de teşekkür ediyorum"

"Her yöneticimiz bir şeyler katmaya çalışıyor. Aynı insanlarla bile heyecan oluşturabilirsiniz. Beşiktaş şampiyonluklara eşdeğer bir kulüptür. Burada olmaktan mutluyum. Hep ayakta kalacağım. Doğrulardan vazgeçmeyeceğim. Nereden nereye geldiğimizi unutmuyoruz. Geçmişteki hataları yapmamak için çalışacağız. Yeni başarılar elde edeceğimizi düşünüyorum. Gücümüz yeter, yetmez. Biz yüzde yüzü zorlayacağız. Önce içeride, sonra dışarıda kazanacağız. İçeride kazanırsak, dışarıda da kazanırız. İçimizdeki nifak tohumlarına izin vermeyelim. Güç birliği ve enerjiye ihtiyacımız var. Kötü motivasyonları bir kenara atalım. Beşiktaş ayakları sağlam şekilde basan bir kulüp. Hayal satmayacağız. Neyi nasıl yapacağımızı biliyoruz. Yapacağız ve kazanacağız"

"Yardımcı antrenör için kimi söylerseniz açığım. Ne istediğimiz önemli. Yardımcı ne demek? Bana yardımcı olacak. Futbol bilgisi olacak. Antrenman bilgisi olacak. Kim olursa olsun fark etmez. İlhan Mansız da olabilir. Ama yeni başlayacak. Kim gelirse gelsin. Çok büyük bir olay değil. Katkısı olur mu, olur. Yeni bir heyecan katabilir. Futbol bilgisi, kariyeri olursa iyi olur. Oyunculara ağabeylik yapar mı? Her oyuncu bunu kabul etmeyebiliyor. Bir de bilgisiyle de futbolcuları etkilemeli. Birini alacağız. Ama takıma nasıl zarar vermesin diye düşünüyorum. Kulübe, camiaya zarar vermesin. Hikmet’i, Tugay’ı hatta Mourinho’yu düşündüm. Hemen bir muhalif şey çıkıyor. İbrahim çalışıyor, Bayram çalışıyor. Mehmet’i alsam, niye aldınız mı denecek? Yusuf’un da adı geçti. Herkes bir şey söylüyor. Ama kimse memnun olmuyor. Benim rahatsız olduğum bir şeyi hiç istemem. Bu halledilecek bir konu. Kampta hallederiz"

"Benim içime sinmeyen birini elbette almak istemem. Birlikte yaşıyoruz. Siyah beyaz güzel ama gri de vardır, o işi zorlaştırır. O yüzden gri giydim (gülerek). Avrupa maçları için kadromuz belli. Adam yok ki. Ancak hazırlanırız. Mitrovic’in durumunu bilmiyorum. Stoperde sıkıntı var. Kadromuz belli. 2 tane de genç gelebilir. İlk maça nasıl gideceğimiz belli. Gelen giden olur mu? Olabilir. Rakibi geçebiliriz diye düşünüyorum. Negredo’yu santrafor alırsam ne yapacağım. Ekonomik olarak külfet. Bir de yedek olacak, rahatsız olacak. Bu olmaz. Kampta birçok ismi göreceğiz. Gökhan Töre’yi kazanabilir miyiz? Ricardo ve Babel’in durumunu bilmiyoruz. Lens şu anda oyuncumuz. Başkanla konuştum. Yüksek maliyetli oyuncu. Ricardo var, Lens de dursun olmaz. Yüksek maliyet. O zaman Orkan kalsın derim. Motivasyonu düşmemeli. Ricardo daha iyi oynuyor. Beni eleştirdiler ama adam oynuyor. Alın size örnek. En güzel örnek bu. Çalışmak ne demektir? En çok kızdığım adam, en çok takdir ettiğim adam olabilir"

"Negredo’yu söyledim. Gelmesin. Gerek yok. Çocuğa da yazık, günah. Aras’ın durumu da belli değil. Kulüp bulursa gidebilir. Oğuzhan Aydoğdu’ya da bakacağız. Vagner Love çok iyi oyuncu. Ama tutmadı. 1-2 maç evet. O da güvenini kaybetti, sakatlandı. Hepsi üst üste geldi. Golcülüğü de var, işi biliyor ama tutmadı. Varsa kulüp git, dedim. Ama Negredo’yu zorlamak istemiyorum. Açık açık konuşuyorum"

"Çin kampına gittik, son anda yeni bir kamp ayarladık. Toparladık. Ama neyi toparladık, eldeki oyuncuları toparladık. Bize kim katıldı? Lens geldi. Başka, Medel geldi, Negredo geldi. Ne zaman geldi? Ağustos’un sonunda. As diye geldiler. Oynattık işte. Medel, Perşembe Şili’den geldi Ankara’ya gitti. Sağ açık Lens, santrafor Negredo. Çoğu maçları adamlar geç gelmesine rağmen oynatmak durumunda kaldık. Birini oynatınca neden oynattın diyorlar. En fazla Lens’i oynattık. Şimdi iyi çalışıyor. Çok katkı alamadık. Bursa ve Konya maçlarını kazanabilirdik. Başakşehir maçında çok kötü oynadık. 10 puan normal kayıptı ama 21 puan kaybettik. Kazanacağımız maçları kaybettik. Gol atamadık. Az gol attık. Biz sezon başı çalışmayı kısmen tamamladık. Saha içi ve saha dışı hazırlığı var. Ekonomisi ve oyuncunun problemi var, form durumu var. Oyuncunun kendi beklentisi var. Orta sahada Oğuzhan oynamaz diyor adamın biri. Oyuncular da etkileniyor. Mesela Tolgay’a söyledim, “Seni 18’e almam dedim. Gidebilirsin dedim. İstiyorlar mı seni, o zaman git. Kızdığım için oynatmazlık yapmam” demiştim. " O da sen benim babamsın" dedi. "Ne babası?" dedim. Bazı isimler beklemeyi de bilecek. Bunu yakalamak lazım. Basın mensuplarına da bu konuda iş düşüyor. İyi oyuncu oynar. Futbolcu, oynamayı hak etmeli. Necip mesela; bekliyor. İyi bir örnek. Oynamak için çalışıyor"

"Atiba konusu olumlu olacak diye düşünüyorum. 1 yıl daha kalmasından yanayım. Onun da kalma düşüncesi var. Başkan ve yönetim açıklamayı yapar. Burada kalmak istiyor. 15-20 maç oynasın. Aboubakar’ın durumunu bilmiyorum. Şu anda alınacak santraforda sıkıntımız var. O yüzden Vagner de duruyor. Aboubakar’ı açığa atabiliyorduk. Bana 3 oyuncu lazım. Demba Ba sakatlandı, Aboubakar gitti dağıldık. Bir takımın stoperi de iki tanedir. Bizde stoperleri alıp satıyoruz. Defans sağlam olmalı. Şimdi değerler de arttı. Pepe ve Vida kaldı mı yola devam ederiz. Alternatif bir sol ayaklı olabilir. Ersan da sona yaklaştı. Burada olmak istiyor. Mitrovic’in gitme durumu var. Sol stoper yok. Almak gerek. Antrenmanda yok. Ersan’ın işi olacaksa bizde olabilir. Oynarsa oynatırım"

"Oyuncu çok önemli. Ne sistem yaparsanız yapın, oyuncu önemli. Galatasaray maçında Fırat Aydınus’a rağmen 3 attık. Oğuzhan ve Tolgay iki yönlü oynayabiliyor. Oğuzhan hücumcu mudur, defansif midir? Herkesle açık açık konuşuyoruz. Tolgay’ın da golleri yok. Talisca, 1 yıl daha kalsaydı iyi olacaktı. Bizim oyun tarzımızdan dolayı da Ricardo ve Babel önemli oyuncu. Oyuncular değişebilir. Talisca anormal iyi oynadı. Aboubakar geldiğinde de bu adam kim dediler. Oyuncuyu koyarsın, oturur oturmaz"

"İlk kampa gitmiştim gençlerle çalışıyordum. Sonra da başka oyuncularla çalışıyorsun. Ekonomik şartlar bu. Eldeki 10-15 oyuncuya dokunmayın. Onlar senin evladın, hadi aslanım hakkını vereceğiz diyeceksin. Gençleri alın diyorum. Gelişmeler ne olur, bilemem. Kağıt üstünde geçen sezonki durum belli. Caner, Adriano evet. Ama Gökhan’ın yanına kim olacak? Adamlar Bruma’yı alıp zor oynatıyorlar Leipzig’de. Adam affedersin, “köpek” gibi koşuyor. Genç ama güvenli oyuncuları oynatacaksın"

"Larin’de bir yanılma olmazsa… Geçen sene girdi goller attı, seyirci sevgi güzel. Larin genç önü açık. Şu anda benim gözümde artı gibi görünüyor. Ama elbette eksikleri var. Onu daha görmediniz. Sol ayağı ve vuruş tekniği zayıf. Kafa vuruşları zayıf olabiliyor. Eksik oyuncu. Kariyerli oyuncuları da tartışıyoruz. Bunlar daha yeni gelenler. Bu yeni gelenler daha uslu olmalı. Oğuzhan mesela usta oyuncu. Orkan mesela; yetenekli ama ustalık sıkıntısı var. Özellikleri var. Önünü kestin mi bir şey yapamıyor. Bu adamın Cengiz’den ne farkı var? Biraz etrafını göreceksin, futbolu zenginleştireceksin. Bir de alıngan oluyorlar. Gidip de oynamadığında da daha geriye gidiyorsun"

"Beyaz sayfa her zaman var. Sayfa beyaz da kirletiyoruz. Kalem bitsin ama silgi bitmesin. Yazıyorsun, siliyorsun. Ali Koç’u tanıyorum. Beyefendi bir adam. Aziz Bey de iyi bir adam. İyi dostluklarımız oldu. Ama futbolda bazı şeyleri saptırıyoruz. Madem ben komplo yaptım, o zaman o maddeyi ben attım, ben düştüm. Kıyafetim de bordo-mavi değildi. Öküz altında buzağı aramamak lazım. Bizim sıkıntımız bu. Ben Aziz Bey’in evine gidiyordum. Niye gitmeyeyim? Ama komplo, tiyatro… Niye yapayım. Mesele oradan bir şey çıkarmak değil ki. Kim ne kazandı? Ben de kaybettim, herkese kırıldım. Susma hakkımı kullanmak istedim. Biz darbeler gördük. İçten de dıştan da. Kaybettiğin zaman da ayakta durabilmeliyiz. Zaten uzatmaları oynuyoruz. Meslek olarak 50. yılı geçtik (gülerek)"