Şenol Güneş her şeyi anlattı!

AJANSSPOR - Beşiktaş Teknik Direktörü Şenol Güneş, ligde gelen şampiyonluğun ardından NTV Spor'a konuk oldu.

Öne çıkan açıklamalar şu şekilde:

"Beşiktaş’ın ismi zaten şampiyonluğa oynar. Fenerbahçe, Galatasaray, Beşiktaş bu gibi takımların hepsi şampiyonluğa oynar. Ben Trabzonspor’un başındayken kupa almadım ama 2010-2011 sezonunda şampiyonluğu haketttim. Kulübün başkanı yönetimi herkes 5 yıllık bir planlama yaptı. İlk senede ki istek heyecan daha fazlaydı. Bu seneye başladığımız zaman hedef takımdık. Aynı takımla şampiyonluğa gitmekten yanayım . Kadroyu değiştirmek en son yapacağımız iş. Genel anlamda aynı oyuncularla ilerleme taraftarıyım. Orta sahanın hiç bozulmasını istemem. Kulübünde içinde zorluklar vardı. Finansal anlamda bunları çok hissettik. Sezon başında 20 oyuncumuz vardı. 20 oyuncunun 7’si genç takımdandı. Tam kadroyu oluşturduk derken de sakatlıklar yaşanmaya başlandı. Oğuzhan’ın görünmeyen ciddi bir sakatlığı vardı. Oyunucunun fazla olmasından çok kadroyu nasıl oluşturacağımız önemliydi. Tolgay Oğuzhan’ın yokluğunda iyi oynadı. Cenk’te iyi bir katkı verdi. Aboubakar ve Talisca çok iyi bir uyum yakaladı ama tecrübe eksikliği vardı. Oldukça genç oyuncular. Biz kalıplar üzerinden gidiyoruz. Hem sistem hem oyuncular. Aynı zamanda bilgiye açık bir insanım. Sosa Talisca’ya göre farklı bir oyuncu. Sosa’nın ön libero oynama özelliğide olan bir oyuncuydu. Tıpkı Tugay gibi. Talisca santrafor santrafor arkası tipinde bir oyuncu. Rivaldo gibi. Kafa vuruşu özelliği az olan bir oyuncu boyu da uzun ama bizde kafayla çok gol attı"

"Hücum anlamında kanatlara top dağıtmasını ve hücumu yönlendirmesini istedim kendisinden. Gaziantepspor maçında ilk yarıda bekleneni veremedi ama maçın 2. Yarısında çok daha iyi oynadı ve 2 gol attı. Yetenekli bir oyuncu. Eğer iyi çalışırsa dünya yıldızlarından biri olabilir. Talisca asist yaptığı zaman aynı zamanda keyif alan bir futbolcu . Orta saha oyuncularının ilk olarak hücum mu savunma mı oyuncusunun olduğunu bilmesi gerekiyor. Biz bu uyumu sağladığımız zaman daha iyi olacağız. Defansif oyuncular az ama ofansif oyuncuların defansif özelliği de olunca ve yetenekli olunca bu açığı çok iyi kapatıyoruz. Önce grubun kendi içinde hatalarını bilmesi gerekiyor. Her gün kendilerini geliştirmeleri gerekiyor. Kolay bir iş değil. Hem kendinle hem oyuncularla hemde takımla yarışacaksın. Bunu ben yapmıyorum biz yapıyoruz. Teknik heyet, yönetim, oyuncular, malzemeciler, sağlıkçılar herkesin bir payı vardı. Transferlere ben çok karışıyorum aslında ama son kararı ben vermiyorum. Ben bir oyuncu istediğimi yönetime belirtiyorum son karar yönetimde oluyor. Transferi hoa değil yönetim yapar. Talisca’yı ben tanımıyordum. Kasetleri ve videoları izledim öyle onay verdim ve yönetime de olumlu bir rapor vererek transfer ettik"

"Marcelo’yu uzun zamandan beri istedik. Öncesinde maliyeti çok yüksekti ama sezon ortasında neredeyse bedavaya aldık. İsveç’li oyuncu Oscar Wendt’te vardı. O oyuncuyu da çok istedik ama bize gelmek istemedi. Mario Gomez’i bana yönetim önerdi ve onay verdim. Mitrovic’i de canlı olarak hiç izlemedim. Zaten canlı olarak izlemem mümkün değil.  Fabri geldi Tolgay’ı kenara çektik. Bu haksızlık gibi gözüküyor. Bu dengeyi korumak ve devam ettirmek kolay bir durum değil. Tolga’nın 2 tane kötü maçı var. Geçtiğimiz sene Akhisar ve Benfica maçları. Taraftarımız oyunculara çok destek oluyor. Tolga’ya bu konuda çok destek verdiler. Hepsine teşekkür ediyorum. Önümüzdeki sezonda bu 2 kaleciyle devam etmeyi düşünüyoruz. Kjaer’i zamanında çok istedik. Wolfsburg’ta oynarken 9 Milyon Euro bonservis bedeli vardı. Anlaşamadık olmadı. Ricardo Quaresma’yı yakından takip ediyorduk. Porto zamanından beri ilgimiz vardı. Geldiğinde müthiş çalışan bir oyuncuydu. Hala da öyle. Olağanüstü yaratıcı bir oyuncu. Yaratıcılığı iyi olan oyuncularda olağan dışı davranışları vardı. En efendi oyuncuların bile bana bazı zamanlarda kızdığı oluyordu. Zamanla tüm düşünceler değişiyor ve yavaş yavaş hem takıma hem hoca alışmaya başlıyorsunuz. Baskınlığı hoca düzeltir. Eğer düzeltirsen rahatlarsın ama düzeltmedğin takdirde sıkıntılar yaşanmaya başlar"

"Quaresma’da bu tip sıkıntılar yaşandı. Ama zamanla düzeldiğini sizde gördünüz. Oyundan çıkarken eldiven atmalar kızmalar yaşandı ama bunlar oyunun içinde olan şeyler. Oyuncularla genellikle bireysel olarak konuşuyorum. Takım içinde konuşuyorsam eğer orada bir sıkıntı vardır ve bu oyuncu için olumsuz bir şey. Takımdan özür dilediği zaman herhangi bir sorun kalmaz. Aboubakar Kiev maçında bilinsizce atıldı ama bana göre Antalya maçında gördüğü kırmızı kart tamamen haksızdı. Aboubakar’ında 2 tane hatası var tıpkı Quaresma gibi. Ama zamanla iki oyuncununda düzeldiğini gördük. Yapılan yanlışların takıma zarar vermemesi gerekiyor.  Eldiven attığında benden özür dilemesi değil, takımdan özür dilemesi gerekiyor. Sokakta olsa affetmem. Qauresm a kendini önceden kontrol edemiyordu ama düzelme görüyoruz. Bursaspor maçında kendisiyle konuştum seni oyundan alacağım bu şekilde bilinçsizce oynarsan diye. Maçın 2. Yarısında çok etkili oynadı ve kazanmayı başardık. Benim Quresma’yı idare etmem değil onun kendisini idare etmesi gerek. Ricardo antremanlarda çok çalışıyor. Büyük bir gayretle antremanlarını sürdürüyor. Takdir edilesi bir durum bu.  Yeni gelen oyunculara şans verilmesi gerek. Maliyetli olan oyuncularda vardı. Bu dengeyi oynayan ve oynamayan oyuncularla doğru bir şekilde bağlantıyı kurmak gerekti. Bunu iyi başardığımızı düşünüyorum"

"Atiba Talisca Oğuzhan oynadığı zaman Gökhan İnler’e sıra gelmedi. Gökhan kötü bir futbolcu değil ki. O da sezon başında fazla forma şansı bulunuyordu. Geçen sene Lisbon maçında defansı düşündüm. Oğuzhan’ı yedekte tuttum hamle oyuncusu olarak. Sonra oyunu dengelemeyi başardık.  Veli Kavlak’ta kadroda çok düşündüğüm bir oyuncuydu. Dinamik, enerjik ve çok çalışkan bir oyuncuydu. Sakatlığı sebebiyle yararlanamadık. Tolgay’ın müthiş bir oyun görüşü var. Yetenekli ve ayaklarına hakim bir oyuncu. Ama defansif anamda zaafları olması sebebiyle genelde Tolgay’ı sonradan kullanmayı tercih ettik.  

6 haziranda Şampiyonlar Ligi’ni izledim. Dönüşümde Fikret başkan aradı konuştuk anlaştık imzayı attık. Sonrasında tesislere gittim. Gözlemlerim sonucunda tesislerin yapılanması konusunda karar verdik. Bunu kulüp yapıyor biz yapmıyoruz. Orası Beşiktaş camiasınındır ve orayı düzenlemek gerekliydi. Bu bireysel olarak bir avantaj yaratmaz. Beşiktaş kulübüne katkı sağlayacaktır. Oyuncular belirttiğimiz şablonda doğruları ve mücadelelerini sergilediği zaman puan kaybında fazla üzülmem. Tabi ki yarışta önemli bir yara alırız puan kaybında ama benim o gördüğüm mücadele özveri gelecek maçta daha olumlu bakmamızı daha iyi bir oyun ortaya koymamızı sağlıyor. Tesisler bu anlamda çok önemliydi. Tesislerin gelişmesiyle daha başarılı maçlara imza attık. Takım uyumu takım kimyasının gelişmesinde tesislerin yenilenmesi ve yapılanması çok etkili oldu. Bu tip örnekler Avrupa’nın çoğu yerlerinde var. Napoli’de tesisler bakımından çok üst düzey bir takım. Kulüplerin sahiplerinin şirket olması gerekiyor. Özellikle gelişim ve mali açıdan klüplerin tekrardan yapılanması sahiplerin şirket yapılanması özelliğinide getirmesi çok önemli bir konu"

"Transferi yönetim yapıyor. Başkan ve yönetimin önceliğidir transfer.  Kulübü ne kadar büyütürseniz o kadar iyi. Trabzonspor’un bu anlamda gelişmesini çok istiyorum. 10 sene sonra Trabzonspor’u dünya kulüpleri arasında görmek beni çok mutlu eder. Gider ziyaret ederim. Bu benim çok hoşuma gider. İşte bu yöne doğru çalışmaların yapılması gerekiyor. Aboubakar’dan daha iyi bir santrafor bulursam alırım. Olcay gitti. Hoca istemedi diye gitmedi Olcay. Taraftarlarımı bir hazırlık maçında Olcay’ı ıslıkladı. Olcay o dönemlerde fazla oynama şansı da bulamıyordu. Bu sebeple oyuncunun moralide eksi seviyelere geriledi. Bu sebeple gönderdik Olcay’ı. Orta sahayı bozmamak hedefimizdi. Orta sahayı bu anlamda koruduk ama hücum hattındaki devamlılığı koruyamadık. Sosa, Gomez, Kerim Frei, Olcay bu oyuncuların gitmesi gerekiyordu gittiler. Quaresma orta açabilen bir oyuncu. Babel ile beraber tersten de etkili ortalar açıp tehlikeler yaratabiliyorlar. Kanatlar bizim için çok önemli. Quaresma’nın bu anlamda katkısı çok büyük. Tabi Oğuzhan’ın hücum organizasyonlarında Quaresma ve Babel ile müthiş performans sergiliyor. Bire bir ikiye bir atraksiyonları çok fazla. Yaratıcılık bakımından çok şanslıyız.
Benim dönemimde Engin Baytar vardı. Engin’i sağ bek oynattım. İnandığı zaman her yerde oynayabilecek bir oyuncu. Çok yetenekli bir futbolcuydu. Yazık oldu. Ozan Tufan zaten eksik bir oyuncuydu. Büyümeye ihtiyacı var. Fenerbahçe’de büyük bir kulüp. Orada gelişmesi gerekiyordu. Ozan’ın asıl performansı bu değil. Daha çok çalışmaya ihtiyacı var. Eğer bu şekilde devam ederse Fenerbahçe’den gitmesi muhtemeldir"

"Sezon başında Talisca, Aboubakar’ı almayı planlamamıştık. Tosic’i stopere atalım diye almadık. Marcelo’nun yanında etkili oynuyor. Kötü bir futbolcu değil. Atınç’ın eksikleri var. Bire bir pozisyonlarda eksiği var. Necip’i kullanmayı hiç denemedik. Mitrovic’in inanılmaz bir teknik özelliği var. Mitrovic’in asıl mevki sol stoper. Eğer sol stoper mevkisinde oynatsaydık bu sefer Marcelo’ya haksızlık olacaktı. Kesinlikle kötü bir oyuncu değil. Eksikleri var ve bunları geliştireceğini düşünüyorum. Mitrovic’i her oyuna aldığımız maç riskli maçlardı. Bu anlamda oyuncuyada haksızlık yapmamak gerek. Sezon başında tekrar değerlendireceğiz. Yarışın içine sokacağız. Eğer olumlu bir gelişme gözlemlersek takımda tutmayı planlıyoruz"

"Quaresma orta açabilen bir oyuncu. Babel ile beraber tersten de etkili ortalar açıp tehlikeler yaratabiliyorlar. Kanatlar bizim için çok önemli. Quaresma’nın bu anlamda katkısı çok büyük. Tabi Oğuzhan’ın hücum organizasyonlarında Quaresma ve Babel ile müthiş performans sergiliyor. Bire bir ikiye bir atraksiyonları çok fazla. Yaratıcılık bakımından çok şanslıyız.
Benim dönemimde Engin Baytar vardı. Engin’i sağ bek oynattım. İnandığı zaman her yerde oynayabilecek bir oyuncu. Çok yetenekli bir futbolcuydu. Yazık oldu. Ozan Tufan zaten eksik bir oyuncuydu. Büyümeye ihtiyacı var. Fenerbahçe’de büyük bir kulüp. Orada gelişmesi gerekiyordu. Ozan’ın asıl performansı bu değil. Daha çok çalışmaya ihtiyacı var. Eğer bu şekilde devam ederse Fenerbahçe’den gitmesi muhtemeldir"

"Cenk’e geçen sene yeterince şans veremedim. Bu sezon ise yeterli şans verdiğimi düşünüyorum. Ama Cenk daha çok üstüne koyabilecek bir kapasiteye sahip. Daha fazla şeyler bekliyoruz biz kendisinde. Kırılgan bir yapıya sahip. Yeteneği ve oyun zekası var. Ama oyun gücünü arttırması gerekiyor.  Demba Ba, Ersan ve Caner’i bu sezon hiç düşünemedik. Sakatlıklar sebebiyle süre alamadılar yeteri kadar. Ba çok iyi bir oyuncu. Kaliteli bir forvet. Bu sezon da takımda kalmasını istiyorum. Yönetime ilettim bu durumu. Son kararı yönetim verecek. Caner’in zaten yetenekleri belli. Oyuncuya süre verirken çok stresliydim. Tekrardan sakatlanması bizi zora sokabilirdi. Antep maçında çok oynamak istiyor diye oyuna soktum. Umarım sakatlığını atlatıp Beşiktaş’a hizmet edecektir. Doğaçlama özelliği olan bir oyuncu Caner. Lens iyi bir oyuncu. Rakip takımdan olan bir oyuncu ile konuşmam çok fazla etik değil. Van Persie ile yönetimimiz ilgilendi ama bir baktık Fenerbahçe ile anlaştı. Bu konuda konuşmak çok fazla doğru olmuyor"

"Fenerbahçe maçında oyunu tutmak ve skoru korumak için Necip ve Gökhan İnler’i oyuna aldık. İstediğimizi son 5 dakikada gerçekleştiremedik. Yapılan bir hata sonucunda da golü yedik.  Lyon maçında Atiba, Oğuzhani Talisca 3’lüsü oynadı. Atiba önde basınca geride boşluklar oluştu. Oğuzhan’ın tempolu oynaması sebebiyle çok yorulduğunu gördük. Rakibinde Fekir, Valbuena gibi yetenekli ve skor bulabilecek oyuncuları olunca orta alanda sıkıntı yaşadık.  Henüz takımda kimin kalıp kalmayaacağını bilmiyoruz. Bu orta sahayı korumak niyetindeyiz. Ama gitmek isteyen oyuncular var ise yapacağımız bir şey yok. Gökhan Töre kadroya gelecek. Ama güçlenmesi şart. Türkiye şartlarında bu tip kırılgan oyuncular zorluk yaşayabiliyor. Talisca’nın da takımda kalmasını bekliyorum. Transfer konusunda tekrar söylüyorum ki karar yönetimin. Ben bu konularda fikir belirtebilirim, düşüncemi söyleyebilirim ama son kararı yönetim verir. Bu benim için her zaman böyle olmuştur. Önceki sene Demba Ba’nın ve Gökhan Töre’nin kalmasını çok istiyordum ama oyuncuların durumları farklı gelişti ve gittiler. Buna ne yapabiliriz. Elimizden bir şey gelmedi. Ama bu sene kadroya yerleştirmeyi düşünüyoruz bu iki oyuncuyuda. Her zaman oynayan oyuncu öndedir. Bu sene ki kadro iyi oynadı ama seneye daha fazla üstüne koyarak oynamaları gerekiyor. Performansımızı her sene arttırmamız gerekiyor"

"Yeni bir antrenör aldığınız zaman antrenörün 10 gün sonra ayrılabilme ihtimali var. Bunlar olağan şeyler. Bu gibi durumlar yaşanabiliyor. Örneklerini çok fazla görebiliyoruz. Her zaman söylüyorum yönetim ile konuşup değerlendirip öyle karar veriyoruz. Aslında bunları konuşmak doğru değil. Zaten benim ayrılma gibi bir durumum olsa ben bunu kamuoyu ile paylaşırım. Benim aklım var fikrim var. Açık açık söylerim böyle bir durum olduğu zaman. Kimin gideceği kimin kalacağı hiç belli olmuyor. Ama benim görevim devam ediyor ve burada kalmayı düşünüyorum kendimce. Futbol dışında pek bir hobim yok. Sponsporlarım var. Arkadaşlarımın hatırına o sponsorların kıyafetlerini giyiyorum. Mavi rengini çok severim. Yeşil ve mavi renklerini tercih ediyorum. Beşiktaş’a gelince Siyah-Beyaz renk uyumunu daha iyi anladım. Asil bir renk siyah ve beyaz. Ben kaleciliği severek yapmadım. Mahalle abilerimin sayesinde kaleye geçiyordum. Küçüklükten beri kaleciliği sevmedim. Antremanlarda kaleye hiç geçmezdim. Zorlandığım fazla bir oyuncu yok. Sakatlığımın beni biraz etkilediği olmuştu. Ağır bir sakatlık geçirmiştim. Dünya da en çok beğendiğim kaleci Manueul Neuer. Türkiye’de ise Tolga Zengin ve Onur Kıvrak’ı çok beğeniyorum. Özellikle Onur’un refleksleri çok iyi. Volkan Demirel’in de fazlasıyla özgüveni var. İyi maçlar çıkartıyor. Ortam itibariylede biraz kendini geriyor. Volkan Babacan iyi bir kaleci. Pozisyonunu ve yerini iyi biliyor. Hata yapma oranı çok düşük. Fabri’de iyi kaleci ama hata yapmaya çok yatkın. Lyon, Gençlerbirliği, Fenerbahçe maçlarında büyük hatalar yaptı ama hatalardan ders çıkartabiliyor. Kalecilik bu anlamda çok ayrı bir meslek. Yalnız kalmayı bilmen gerekir"

"Finalde başarılı olamıyoruz diye eleştiriler alıyorum. Zaten finale kadar geliyoruz. Yolun neredeyse yarısından fazlasını başarmış oluyoruz ama final maçlarında şansımız da pek tutmuyor. Kiev maçında grubun en kötü takımı ile oynadık. Alman hakemTalisca’nın pozisyonu es geçti. O anı çok iyi hatırlıyorum. Normalde kırmızı kart ve penaltı kazanmamız gerekirdi. O maçı kazanabilecek güçteydik ama olmadı. Rövanş maçında ise maça iyi başladık ama hakem hatası sebebiyle kötü bir sonuç aldık. Aboubakar’ın da oyundan atılması bizi sallantıya soktu ve maçı kaybettik.  Her zaman yetenekli oyuncuların önde olması gerekiyor. Quaresma, Oğuzhan gibi oyuncular daima hücumda fayda sağlar. Bu anlamda yetenekli oyuncularımızı her zaman hücumda kullanmayı hücuma katkı vermelerini istiyoruz. Barcelona’nın oyunun çok seviyorum ve o tarz bir futbol kurgusunu benimsiyoruz. Dar alanda kısa paslar sürekli hücumu düşünmek ve topun bizde olması bizim en büyük avantajımız. Oyunu okuyabilmek için üniversite okudum. (gülerek) Ben Messi’yi çok daha beğeniyorum. Ama Ronaldo ise çalışmanın bir ürünü. Ronaldo kuvvetli ve çok iyi çalışıyor. Messi’nin yetenekleri daha üst düzey ama güçsüzde. İki oyuncuda dünyanın en iyi futbolcuları. Tüm genç oyunculara örnek olabilecek kapasiyete ve yeteneğe sahipler"