Spor yazarları Samsunspor - Fenerbahçe maçı için ne dedi?

Özgür Koç
06.10.2025 - 09:22 | Son Güncellenme: 06.10.2025 - 09:41

Spor lazarları, Fenerbahçe'nin Süper Lig'in 8. haftasında deplasmanda Samsunspor ile golsüz berabere kaldığı karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Spor yazarları Samsunspor - Fenerbahçe maçı için ne dedi?

Süper Lig'de 8. haftanın kapanış maçında Samsunspor sahasında Fenerbahçe'yi konuk etti. Başladığı gibi biten karşılaşmadan gol sesi çıkmadı.

Spor yazarları Samsunspor - Fenerbahçe mücadelesini şöyle değerlendirdi:

Uğur Meleke: "Çağdaş santrfor tanımına tepki olarak doğmuş bir adam: En-Nesyri!"

Tedesco’nun milli maç arasında özellikle bu durumun analizini iyi yapması gerek: Fenerbahçe’nin sorunu fiziksel mi, yoksa mental mi? Nice önünde tutkulu ve iştahlı görünen Fenerbahçeliler Samsun’da neden bu kadar zafiyet yaşadılar? İlk devrede sahada gezinen bir Talisca. Eskiden çok koşuyor diye etkisizliği tolere edilen ama artık o anlamda da katkı yapmayan bir Szymanski. Musaba karşısında çok zor durumlara düşen, doğru saydıysam tam altı kere geçilen bir Semedo. Hareketsiz oyunu her geçen gün daha da hareketsizleşen, adeta çağdaş santrfor tanımına tepki olarak doğmuş bir Nesyri... Duran sakatlıktan dönebilecek mi ya da hangi seviyede dönecek bilemiyorum. Ancak bence Fenerbahçe’nin şimdiden Ocak’ta bir santrfor takviyesi için çalışması lazım gibi geliyor bana.

Tabii ki bireysel performanslarla ilgili bu derece sıkıntılar yaşayan Fenerbahçe’nin esas sorunu oyun mu yoksa oyuncu mu gibi bir açmaz da çıkıyor önümüze. Yani Tedesco’nun bir oyunu var ama oyuncuların inişli çıkışlı grafiği sebebiyle mi düzenli sergilenemiyor? Yoksa Tedesco’nun tanımlanabilir bir oyunu olmadığı için mi maç sonuçları sadece bireysel performanslara bağımlı?

Her iki tezi de destekleyen veriler var aslında önümüzde. Takdir Fenerbahçe yönetiminin haliyle. (Hürriyet)

Mehmet Ayan: "Bu kadar kötü oynayan Fenerbahçe'ye 1 puan bile çok!"

İlk yarının yıldızı 2 net kurtarışı ile 3.kaleci Tarık Çetin oluyorsa (maçın tamamında 4), ciddi sorundur bu! Çubuk kraker gibi orta sahayla (Talisca-Alvares-Asensio) başlamak da. Szymanski merkeze düşünülebilir, Fred de onbire konulabilirdi. Kerameti kendinden menkul Talisca’dan feragat edilebilirdi. (Nice maçının yorgun yıldızı İsmail’i kenarda tutmak mantıklı geldi bana) Takımın diğer sıkıntısı En-Nesyri’nin 24’teki pozisyonu dışında Fenerbahçe rakip kaleye gidemedi desek yeridir. Halbuki oyuna ilk 16 dakika %84 topla oynama ile baskılı başlamıştı. 15-45 arasını teslim alan ev sahibi oyunun net hakimiydi.

Samsunspor ilk değişikliğini 76’da yaptı. Takım yoruldu, yoruldukça geri çekildi, geri çekildikçe rakibin bekleri öne gelerek hücum çoğunluğu oluşturdu. Oyunu alan sarı lacivertliler maçı alamadı. İlk 11’de yer alan öndeki 6 oyuncusunun 5’ini 67’ye dek değiştiren, giren oyuncuları da milli takım seviyesinde olan Fenerbahçe ligin dirençli takımı Samsunspor karşısında sadece 2 puan bırakmadı. Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada zirveye 2 adım daha yaklaşabilirdi. Kötü oynadı, bu oyuna 1 puan bile çok! Beri tarafta 27 yıl sonra Avrupa maçı oynayan ev sahibi çok daha diri ve disiplinli göründü. 1 puandan fazlası işten bile değildi. (Hürriyet)

Mert Aydın: "Mourinho ve Koç’un enkazı"

Samsunspor, bu ligde yer alan bir Bundesliga takımı gibi. Koşan, pres yapan, kazandığı topu doğru kullanan taş gibi bir takım. Fenerbahçe için geçen sezon 4 puan kaybettiği bu rakip önünde oynamak kolay iş değildi.

Her iki takım da perşembe gecesi Avrupa’da oynamıştı. Açıkçası bu konuda tecrübesi olmayan Samsunspor’un ne yapacağı merak konusuydu. Fiziksel ve/veya mental yorgunluk ne kadar etkileyecekti kırmızı-beyazlıları?

Mesela Fenerbahçe, kaleci Ederson’la ilgili mecburi değişikliğin yanında İsmail Yüksek ve Nene’yi kenarda tutup Alvarez ve Szymanski ile başlamıştı. İlk 15-20 dakika Samsunspor, rakibi geride karşıladı. Fenerbahçe, Samsunspor ceza alanına daha çok yaklaştı. Ama karambolün ötesine geçilemedi.

Szymanski, Asensio, En Nesyri, Talisca etkisizdi. Sonrasındaysa müthiş bir Samsunspor ve Musaba... Kaleci Tarık’ın kurtarışları ve Skriniar’ın sıkı müdahaleleri.

Domenico Tedesco, ikinci yarıya 3 değişiklikle başladı. Jose Mourinho’da görmediğimiz bir hamleydi bu. Ama ikinci yarıya da Musaba rüzgarıyla başladı ev sahibi takım. Ancak bu oyuncunun karar mekanizmasındaki sıkıntı ve Tarık, gole izin vermedi.

Maçta 67. dakikaya gelindiğinde Fenerbahçe, beşinci değişikliğini yapıyordu. Ancak bundan sonra biraz biraz rakip kale önüne gelmeye başladı sarı-lacivertliler. Galatasaray’ın puan kaybettiği haftada Fenerbahçe de 2 puan bıraktı Samsun’da. Ama oynanan oyuna bakarsak sarı-lacivertlilerin 1 puan kazandığını belirtmemiz gerekiyor. Ha bir de kaleci Tarık’ın artık ikinci kaleciliğe terfi ettiğini söyleyebiliriz.

Fenerbahçe’de hala sezonu açamamış oyuncular var. Mourinho ve Ali Koç arkalarında bir enkaz bırakmış. Jhon Duran’a ne olduğu meçhul. Asensio hala hazır değil. En Nesyri iyi başladığı sezonda geriye gidiyor. İsmail’in dinlenme hakkı yok. O olmayınca orta saha çöküyor. Bu maçta da hoca, oyunu döndürebilmek için uğraştı ama bu takım küçücük bir rotasyonu bile kaldıramıyor. Kritik maç Galatasaray maçı. O maç kazanılmazsa yine olağan şüphelilerin ismi hocalık için anılmaya başlanacak. (Milliyet)

Gürcan Bilgiç: "Kimse 'fight' demedi mi?"

Samsunspor ilk önemli pozisyonunu yakaladığında 20. dakikaydı. O sürede kendi sahalarında beklediler, yavaş hareket ettiler, maçın tempo kazanmasına izin vermediler. Kendi sahasında beraberliği iyi gören bir takım vardı karşımızda. Ya da biz öyle sandık.

Bu duruşa "Biz kazanmaya geldik" mesajı geldi mi? Hayır…

Coşkusunu-isteğini kaybetmişti Fenerbahçe. Hızlı hücum kararı vermeleri gereken anlarda bile geri dönüp, rakibin yerleşmesine izin veriyorlardı. "Bir şey eksikti" denemez, çok şey yoktu Fenerbahçe'de. "Fight" diyecek başkan da yoktu belki de.

70'e kadar tek taraflı oyun içinde genç kaleci Tarık'ın, Skriniar ile birlikte Samsunspor ataklarına direnişi sahnelendi. Kasımpaşa maçının farklı versiyonu vardı. İkili mücadeleler kaybediliyor, son pas seçimlerinde yanlışlar birbirini takip ediyor.

Perşembe maçının etkisi olduğunu savunanlara, Samsunspor'un daha zorlu maçtan döndüğünü de hatırlatırız. Sadece vücut değil, ruh olarak da bitiktiler. İsyan eden yoktu.

Sonradan girenlerin enerji getirmesini beklendi. Ama oyun, başı kesik tavuğun davranışındaydı. Topu ayağına alan ne yapacağını bilmiyor, arkadaşına bakıyordu. Reis'in Samsun'u da tam tersi saha içi organizasyonu, pozisyonlanması ve pas trafiği ile hiçbir zorluk yaşamadan geçti yarı sahaya.

Ligin zirvesinde puan kayıplarının olduğu haftada, bir puanı yeterli görmek… Oyunun hikâyesine baktığınız zaman aslında bir puanı kazandı Fenerbahçe. Dikkat ederseniz Tedesco ile ilgili cümle kurmadım. Bilgisayarı ne derse O'nu yapıyor çünkü. Ligin ruhundan, ateşinden haberi yok. (Sabah

Ömer Üründül: "İlk 11 hatalıydı!"

F.Bahçe, bu sezon Kasımpaşa maçından sonraki en kötü futbolunu dün gece sergiledi. Oyuncuların tamamına yakını fizik olarak yetersizdi. Sanki F.Bahçe, Nice maçını oynamış da Samsun haftayı boş geçirmişti. 90 dakikaya baktığımızda F.Bahçe'nin kaleyi bulan tek şutu var. Belki tek pozisyonuydu ama onu da En-Nesyri, bomboş arkadaşına pas vermek yerine geri pası gibi vuruş yaptı. Geçen haftaki Antalya maçı kazanıldı ama bir noktaya dikkat çekmiştim: 'Devamlılıkları ve pres özelliği olmayan Talisca ve Asensio'nun birlikte oynamaları büyük yanlış. Bu yüzden başarılı oynayan İsmail'in canı çıktı.' Zorlu bir deplasmana çıkıyorsun yine bu ikili bir arada. Üstelik de İsmail yok, 1 aydır sakatlıktan yeni çıkan Alvarez var. İlk 10-15 dakika Samsun geride bekledi. Baktı ki F.Bahçe ağır çekimde bir şey yapacağı yok başladılar hücum etmeye. İlk devrenin golsüz bitmesi şanstı. İkinci devreye Tedesco 3 değişiklikle başladı. Bu zaten ilk 11'inin hatalı olduğunun göstergesiydi. Maç berabereyken 3 oyuncu birden almak eşyanın tabiatına aykırı. Sonra da uzatmalarla birlikte 30 dakika varken 5. hakkını da kullandı. Kötü oyunda Tedesco'nun artık kontrolü kaybettiği ortadaydı. Bir önemli hatası da iyi oynamasa da Kerem'i tutmalıydı, Nene'den hiçbir katkı gelmiyor. Genel görüşlerime gelince… Takımın en iyisi kaleci Tarık'tı. Biraz Skriniar ayakta kalmaya çalıştı. En-Nesyri istediği topları alamıyor. Ama kendisinin de bireysel de olsa bir şeyler yapması lazım. Tek pozisyonu bencil davranarak heba etti. Samsunspor başarılı oynadı. Belki de en az 3-4 atacağı maçı gol atamadan bitirdi! (Sabah)

Faik Çetiner: "Vurdumduymaz Fenerbahçe"

Fenerbahçe’nin mutlaka kazanması gereken bir maçtı. Rakip zorluydu. Tedesco’nun 11’nde sürprizler vardı. Kaleci Ederson’nun son dakika sakatlığıyla kaleye Tarık Çetin (iyi oynadı) geçmişti. Son haftaların formda ismi İsmail Yüksek kulübeye dönmüş (anlayan varsa anlatsın), şans Alvarez’e gülmüştü. Meksikalı çok öne çıkamazken, Szymanski yine formayı kapmıştı. Asensio ile birlikte Fenerbahçe’nin etkisiz orta sahası maça ağırlık koyamayınca pozisyon bulmakta zorlandı. Talisca, Kerem ve En-Nesyri de etkisiz kalınca, Samsunspor ilk 45 dakikada gole daha yakın gözüktü. Devre golsüz kapanınca, sahadaki etkisiz futbola çare arayan Tedesco, ikinci yarıya 3 değişiklikle başladı. Kerem, Szymanski, Talisca’yı dışarı alıp Nene (etkisiz eleman) İsmail ve Oğuz’u oyuna soktu. Değişiklikler bir işe yaramadı.

Kargalar bile güler

Sonra bir başka etkisiz Alvarez yerini gamsız Fred’e bıraktı. Son olarak İrfan Can Kahveci, sahada gözükmeyen Asensio’nun yerine maça dahil oldu. Bu yarıda Samsunspor istekli oyununu sürdürdü, son vuruş beceriksizliği sebebiyle golü bulamadı. Fenerbahçe mi? Sahada elle tutulur, göze batan tek oyuncusu yoktu. Düşünün, takımın en iyisi son dakika kaleye geçen Tarık Çetin idi. Bu takım, bu vurdumduymaz haliyle şampiyonluk kovalar diyenlere kargalar bile güler. (Fanatik)

Serkan Akcan: "Kayıp oyun"

Tedesco, Samsun deplasmanında bazı yorgun futbolcuları dinlendirmek adına Nene’nin yerine sağ forvette Szymanski’yi, İsmail’in yerine Alvarez’i kullanıyor ama tel tel dökülen En-Nesyri’yi dinlendirmeyi hiç aklına bile getirmiyor. Szymanski ve En Nesyri ile Fenerbahçe ilk yarıyı neredeyse 9 kişiyle oynuyor gibiydi. İkisi de önde top tutmak bir yana kaybettikleriyle Samsunspor ataklarının başlangıcına zemin hazırladılar. Santrforda Nesyri ve sağ forvette Szymanski bu kadar kötü oynayınca Talisca ve Kerem Aktürkoğlu’nun da oyun merkezi geriye doğru kaydı, bu geriye kayış tüm takımı kaleci Tarık’a doğru sürükledi. Samsunspor’un sol forveti Musaba, Semedo’nun üzerinde üstünlük kurdu, Fenerbahçe savunmasını en zorlayan isimdi. Skriniar tüm savunmayı tek başına toparlayıp Semedo’nun kademesine yetişmese kaleci Tarık ilk maçında çok daha fazla zorlanabilirdi. Tedesco da ilk yarıdaki kötü oyundan şikayetçi olacak ki, devre bitiminde tam 3 oyuncuyu birden değiştirerek soyunma odasından döndü.

Ne var ki, bu değişikliklerin Fenerbahçe’nin oyununa pozitif yansıdığını söylemek zor. Kaleci Tarık dışında tüm Fenerbahçeli futbolcular vasatın altında kaldı. Tarık 12 gol girişiminde Samsunspor’a izin vermedi, dün gece Fenerbahçe’nin kazanç hanesindeki tek isimdi. Samsunspor sağ koridorda Zeki ve Coulibaly ile Kerem ve Brown’a karşı iyi direndiler. Keza sol kenarda Tomasson ve Musaba, Fenerbahçe’nin sağ kanadına üstünlük kurdu. Holse, Fenerbahçe kalesine etkili şutlar çekti, Samsunspor’u pozisyon zenginliğine taşıdı. Sahanın her bölgesinde Samsunsporlu futbolcuların üstünlüğü vardı. Daha çok pozisyona girdiler, daha isteklilerdi. (Fanatik)

Senin için hazırladığımız haberler