Spor yazarlarından Galatasaray yorumları!

17.09.2017 - 08:39 | Son Güncellenme: 17.09.2017 - 08:39

Spor yazarlarından Galatasaray yorumları!

Erman TOROĞLU - Eksikleri görmek gerek

Galatasaray öz verili oynuyor ama eksikleri görmek gerek. Sarı-kırmızılı takım, Beşiktaş ya da Başakşehir'e karşı maça çıksa bu oyun şekliyle çok zorlanır Galatasaray galip geldi bu tamam. Bu sene sahaya çıkan bütün oyuncular öz verili oynuyorlar. Ne olursa olsun rakibe refakat etmiyorlar, topa basıyorlar. Bu da tamam... Ama Galatasaray galipken bazı şeyleri de görmeliyiz. Mesela hücuma kalktıklarında aradaki mesafe açılıyor. Bu sefer geri dönerken zorluk çekiyorlar. Sahanın her tarafını doğru kullanmıyorlar. Yine mesela sarı-kırmızılılar korner atıyor, attıkları her top ön direk organizasyonu ve bütün toplara rakip vuruyor. İşin daha da kötüsü rakibin topları yine rakip tarafından alınıyor ve hücum başlıyor. Bu kez ne oluyor o topu kapmak için kendi yarı sahana kadar gidiyorsun. Fuzuli enerji kaybı. Kapınca tekrar çıkıyorsun bu da enerji kaybı. Galatasaray'ın attığı tüm kornerlerde Kasımpaşalılar kafayı vurdu. Attıkları ortalar da hep ön direğe, bir tane arkaya top attılar o da Gomis tarafından gol yapıldı. Serdar Aziz'in asistiyle.

Takım iyi ama ya zemin Galip gelirken bunları görmezsen başarı gelmez. Galatasaray; Beşiktaş, Başakşehir gibi daha oturmuş bir takımla oynasa bu oyun şekliyle zorlanır. Şu mazeret olabilir; birçok oyuncu yeni daha bu dersleri tam çalışmadık. Ama bu dersleri yapmak bu kapasitedeki oyuncular için zor olmasa gerek. Cimbom'un en büyük şansı da seyircisinin tekrar stada gelmesi. Sahanın içindeki oyuncuların çoğunluğu topla oynamayı seven, estetik hareketler yapan isimler. Bu seyirciye zevk verir. Tabii ki oynayan oyuncular da keyif alırlar. Ama bunu yaparken sahanın her tarafı iyi parsellenmeli. Şu an Galatasaray bunu yapamıyor. Kasımpaşa elinden geldiğince mücadele etti. Kolay değil. Hem seyirci baskısı var hem de kaliteli bir takımla oynadı. Kasımpaşa için kaybedilen 3 puan bu tarz takımlar için kayıp değildir. Çünkü onların rakibi bu takımlar değil. Şunu söylemeden de geçemeyeceğim; sahanın zemini kurdukları takım kadar iyi değil. O kadar uğraşıyoruz diyorlar ama hala başarılı olamadılar.

GOMİS NORMAL DEĞİL!

Gomis normal bir insan gibi oynamıyor. Fizik yapısı da zaten normal bir insandan çok daha üstün. Çok da zeki. Gideceği yeri biliyor, mükemmel duvar oluyor, takıma uyarak oynuyor. Fazla bencil de değil. Arkadaşlarını saha içinde yönlendiriyor, ikazlar yapıyor. Sempatik de olunca seyircinin sevdiği bir tip oldu. G.Saray taraftarı ona aşık oldu o da karşılık veriyor..

Zeki UZUNDURUKAN - Bire bin verdi ürün!

Yanardağ Ordusu gibi coşkuluydu dün akşam Galatasaray... Sanki şampiyonluk maçına çıkıyorlardı... İştahlı, şahane futbolu ve adeta ateşlere basarak yürüyen takım ruhu ile Kasımpaşa'nın puan umutlarını yakıp kül etti Cimbom... Binbir Gece Masalları'nı aratmayacak güzellikte bir tribün coşkusu... Türk Telekom Stadı'nın tribünlerinden dalga dalga yükselen sarı-kırmızı renklere olan aşk, adeta bir ipeksi şelaleye dönüşerek Galatasaraylı futbolcuları ateşliyordu... Yer sarı, gök kırmızıydı sanki... Bu kadar güzel bir atmosferde başlayan maça, iki takım futbolcuları da duyarsız kalmadı. Kemal Özdeş'in öğrencileri, oyunu hiç çirkinleştirmeden açık bir futbolu tercih edince; Premier Lig tadında bir karşılaşma izledik ilk yarıda. Gomis'in ilk yarının son bölümlerinde attığı bir gol var ki, tam bir forvet vuruşu... 'Gol Canavarı' Gomis, topu alır almaz Kasımpaşa defansındaki oyuncuları dağıttı, golcülük kitabını o anda yazdı ve kaleci Ramazan'ın canına okudu adeta... İlk golü de ikinci golü de şahaneydi Gomis'in... İrma Kasırgası bile solda sıfır kalırdı dün gece Gomis'in futbolunun yanında... Geride kalan 5 maçta 7 gol, 2 asist! Bu nasıl bir kükremedir Gomis! Vay rakip kalecilerin, vay rakip savunmaların haline! Sarı-kırmızılılar, daha maçın ilk 45'lik bölümünde farka gidip, 3 puanı cebine koyabilirdi... Çünkü Tolga, Belhanda, Gomis, Mariano ve Rodrigues ile çok net fırsatları gole çeviremedi.

Herkes ektiğini biçiyor Galatasaray'da Muslera hariç bütün futbolcular hücumu düşündü. Zaman zaman birinci bölgede büyük açıklar verdi Cimbom. Böyle olunca Kasımpaşa da tehlikeli kontrataklar yakaladı. Linnes'in yerine sol bekte oynayan yeni transfer Latovlevici çok etkili oldu, hücuma çıkışlarda süratliydi, ayağa oynadı, geriye dönüşlerde de aksamadı. Mariano da aynen Latovlevici gibi mükemmele yakın bir futbol ortaya koydu. Kanatlar arı gibi çalıştı dün Galatasaray'ın. Aslan'ın tahrip gücü yüksek futbolcu, stadı dolduran yaklaşık 50 bine yakın Cimbomlu'yu coşturdukça coşturdu. Bu sezonun geride kalan haftalarına şöyle bir baktığımızda en hızlı ve en güzel ilk yarı, dün Türk Telekom Stadı'nda oynandı. İkinci yarının da ilk 45'ten geride kalır yanı yoktu. Top yine yeşil çimlerde hızlı döndürülüyor, tempo alıp başını gidiyordu. Dün gece Galatasaraylı futbolcuların formalarından sanki yılların teri aktı adeta. Formasını ıslatmayan, sahada basmadık yer bırakmayan Aslan yoktu. Sarı-kırmızılar, üç puanı çok istedi. Sahada futbolcular, tribünlerdeki Aslan Cimbomlular! Futbolun rütbesinde alınteri, emek ve takım bütünlüğü vardır. Dün Galatasaray'da bunların hepsi vardı. Bu kadar artı bir araya gelince galibiyet geliyor, üç puan geliyor... 12. Adam'ın coşkusu çığ gibi artıyor, camia bütünleşiyor, yönetim rahat bir nefes alıyor. Bir geçen sezonki Galatasaray'a bakın... Bir de bu sezonki kükreyen, şaha kalkan Galatasaray'a! Herkes ektiğini biçiyor. Galatasaray yönetimi de Tudor da nokta atışı işler yaptı. Şimdi hasat mevsimi... Bire bin verdi ürün...

Ertem ŞENER - Golmis!

Tribünlerden 'Büyük Kaptan' mesajı ile başladı maç. Yani diyordu ki; G.Saray taraftarı Muslera'ya 'Kaptan sensin Selçuk değil, bir daha pazubandı ona verme!'. 'Kızım sana söylüyorum gelinim sen anla' dediler Selçuk'a. Çok hızlı başladı G.Saray. Boğdu rakibini adeta. Önde bastı hep. Tudor belli ki Tolga'yı gol kralı yapmak istiyor. Genelde sağdan ve nadiren soldan gelen ortalarda, paslarda Tolga sürekli golü aradı. Böyle olunca G.Saray'a karşı oynayan takımların defansı Gomis'i unutuyor. Gomis'e odaklanınca da Tolga unutuluyor. Pas yapmayı bilen ya da oyun bozan takımlar G.Saray'a karşı üstün gelebilir. G.Saray'ı pas yaparak ve top çevirerek durdurabilirsin ancak. Geçen hafta Antalyaspor'un yaptığı gibi mesela. G.Saray'a karşı ceza sahasına kadar çekilirsen yandın! İçeride temposu ve iştahıyla kolay kaybetmez ama dışarıda bu futbol sıkıntıya sebep olur Tudor'a.

Böyle giderse 30'u bulur Lalotovlevici hem maskeden rahatsızdı istediğini yapamadı hem de taraftar baskısıyla tanıştı. Heyecandan yapmak istediklerini istediği gibi yapamadı ilk yarıda. İkinci yarı biraz toparlandı. Topu ayağına her alıp hücuma çıktığında tribünler de ayağa kalktı. Bu da Lato'yu strese soktu. Mairano'yu izlemek büyük keyif. Alıyor, çıkıyor, ceza sahasında gol bile arıyor. Özgüveni de yeteneği kadar çok iyi. Tudor da futbolcuları ile beraber koştu kenarda. Taç atan futbolcusunun beklemesine sinirlendi ve neredeyse alıp kendi kullanacaktı. Topu hızlı oynamayı çok seviyor G.Saray. Öyle bir tempo yaptılar ki, gol bağırdı 'geliyorum' diye. Belhanda ilk yarıda çok gözükmedi fakat asistiyle Gomis'i yine ASLAN yaptı. Rodrigues sola geçince Galatasaray daha iyi oynuyor. Öyle de oldu. Sağda kötü başladı sola hareket getirdi. Latovlevici'yi rahatlattı. İkinci yarıda Kemal Özdeş, G.Saray'ı çözdü. Baskıya baskı ile pres ile karşılık verdi. 'Kaybedeceksem bile hücum yaparak kaybedeyim' dedi. Yan top hastalığını atlatması lazım G.Saray'ın her yan top ceza sahası içinde bomba etkisi yaratıyor. İki yan topta da G.Saray büyük tehlike atlattı. Bu konuda Muslera'nın da eksik olduğunu belirtelim. Gomis'li Galatasaray, Beşiktaş'ın Mario Gomez ile yaşadığını yaşıyor. Gomis her şekilde gol atabilen tam bir golcü. Bence krallığını ilan etti bile. Böyle giderse 30 golü bulur.

Rıdvan DİLMEN - Disiplin ve ahlak futbolu

Galatasaray'ın 11'ine bakıyorum. İleride ofansif bir 3'lü var, Belhanda ve Ndiaye de ofansif. Bekler ofansif. Bu yüzden G.Saray'ın olmazsa olmazı önde oynaması… Antalya'da bekledi, pozisyon dahi bulamadı. Önde baskı yapmak zorunda... Hakan, Hagi, Arif, Okan, Hasan, Suat, Emre. Önde pres yapardı. Bu takım da böyle oynamalı. Ne zaman pozisyon verdi G.Saray? Yorulduğunda ve geriye çekildiğinde... Sert oynamak istiyorlar doğal olarak. Eğer hakem de izin veriyorsa bu sertliğe oyuncu da buna devam eder. Gelelim Gomis'e… Özel bir oyuncu… 30 dakika boyunca en az 3 ofsayta düştü, bir o kadar pozisyonda hatalı pas yaptı ama iştahını bırakmıyor. Tekte vuruyormuş gibi yapıp iki kişiyi atlattı, şaşırttı ve golü yaptı sonra. Olağanüstü bir oyuncu değil ama arzusu olağanüstü. Futbolun iş disiplini, iş ahlakı vardır.

Pozisyonları yine kovalıyor Gomis; 32 yaşında ve futbol hayatının sonlarına gelmiş bir isim. Bırakalım Gomis'in attığı golleri, adam futbolla yaşıyor. 4 kere pas hatası yapmayı göze alıyor, 3 kere de ofsayta düşerim diyor ama pozisyonu yine kovalıyor. GSTV'de gördüm, U21 takımıyla vakit geçiriyor, sohbet ediyor. Kontratında mı var, zorunda mı; değil. Gomis bir idol o çocuklar için… Türkiye'de kulüplerine saygı gösteren oyunculara ayrı bir gözle bakıyorum. 3 maç gol atmasın, ses etmem. Vurdumduymaz olanlarla aynı kefeye koyulmuyor. Oyun karakteri her şeyiyle uydu G.Saray'a. Önemli bir fikstür avantajı vardı ama bunu da puana çevirmek gerekiyordu. Uçurumun kenarında giden bir ikiliydi başkan ve Tudor. Bursa maçı biraz daha ölçü olacaklar ama en azından şu görülüyor, iç sahada G.Saray rakiplerinden hep önde olacak. Hem Mariano, hem de Latovlevici ofansif oyuncular… G.Saray'da sağ bekte hep Sabri, bir dönem de Eboue vardı. Haftaya Bursa deplasmanının sağ beki Mariano, bunu biliyoruz. İdeal sağ bekini buldu.

KALEDEN UZAKTA

 Başta söyleyeceğimi en sona bıraktım. Sağ açık bölgesinde Tolga Ciğerci yerine Badu Ndiaye oynamalı diye düşünüyorum. Ndiaye merkezde mücadele ediyor olabilir, driplingi var ama pas yüzdesi yüksek bir oyuncu değil. Kaleden uzaklaştırmamak lazım. Şimdi önce koruyucu oldu. Önceki karşılaşmalarda ön libero Fernando'nun önündeki 4'lünün bir parçasıydı. Şimdi daha geriye çekildi ve adeta Fernando'nun yanından ayrılmıyor..

Levent TÜZEMEN - Galatasaray'ın kalbi Gomis

Galatasaraylı oyuncular Antalya'da unuttukları özellikleri yeniden kazanmış olarak mücadele etti. G.Saraylı oyuncuların, coşkulu, istekli, yüksek tempolu ve en önemlisi inatla önde yaptığı baskıyı izlerken inanın gözlerim yoruldu. 50 bin kişinin desteğiyle Kasımpaşa'yı sahasına hapseden Galatasaray'ın Gomis'in attığı gol dışında net 8 tane pozisyonu vardı. Bu pozisyonları durdursak ve "Sonuç ne oldu?" diye sorsak çoğu izleyen "Gol oldu" cevabını verirdi. Ancak Rodriguez-Tolga ikilisi, "Biran önce golü atalım" telaşı yüzünden düşünmeden yaptıkları vuruşlarla karşı karşıya inanılmaz golleri harcadılar. Ayrıca Rodriguez ile Tolga Ciğerci top gelmeden önce çevre kontrolü yapmasını öğrenmeli.. Halk arasında, "Bu sıcağa kar dayanmaz" diye bir söz vardır. Ligin dengeli ve etkili takımlarından Kasımpaşa direnç göstermesine rağmen kalesinden top çıkarmakta zorlandı. Ndaiye, Fernando orta alanda çok top kazandı. Latovlevici sol tarafa denge ve akıl getirdi.. Rumen oyuncu nerede duracağını ve rakibi nasıl karşılayacağını biliyor, üstelik kazandığı topları kaybetmiyor. Etkili ortalar yapmasına taktığı maskenin engel olduğunu düşünüyorum.

Tam bir savaşçı Mariano'yu izlerken büyük keyif aldım. Brezilyalı aklını ayaklarına taşıyor.. Galatasaray'ın sağdan yaptığı tüm etkili atakların mimarı Mariano oldu. Galatasaray'ın topu Belhanda ile daha çok buluşturması gerekir. Faslı yıldız kalitesini göstereceği alanlarda buluştuğu tüm topları hep etkili pasa dönüştürdü. Gomis'in önüne yuvarladığı topun şiddeti mükemmeldi. Tolga Ciğerci de buluştuğu topları Belhanda'ya verse daha doğru olur. Her maçta golle buluşan ve 'savaşçı' bir ruh sergileyen Gomis sadece gol atmıyor saha içinde Galatasaray'ın kalbi, hırsı, ateşleyicisi ve isyankarı oluyor. Gomis'in attığı gole bakalım; topu rakipten çalıyor, Belhanda'ya pas veriyor ardından ceza alanına depar atıp pozisyon alıyor, topla buluştuğunda acele etmeden rakibe mükemmel bir çalım atıp golü yapıyor.. İkinci yarıda Kasımpaşa tüm riskleri alıp Galatasaray'ın üzerin gitmeye çalıştı. Ancak takım savunmasını ve yardımlaşmayı mükemmel oynayan Galatasaraylı oyunular rakibe pozisyon vermedi. Gecenin yıldızı Gomis'e, geriden gelen Serdar ikinci golü attırdı. Gerçek şu ki; Galatasaray bu seyirci ile göz okşayan coşkulu oyununu, evinde her zaman izlettirecektir.

Serkan KORKMAZ - Aslan kanatlanırsa

Geçen hafta Antalya'daki müsabaka sonrası Fotomaç'taki yazımı; ''Bu maçın tamamen skorundan bağımsız konuşuyorum; şampiyonluk 34'te 34 maç kazanarak gelmiyor. Bazı maçlar berabere, bazı maçlar mağlüp bitiyor normal olarak. Ama şu gerçek değişmiyor; Galatasaray rayına oturdu, doğru yolda ilerliyor. Birkaç küçük dokunuşla 'şampiyonluğun en güçlü adayı' olarak konumlanacak güçte…'' diyerek bitirmiştim. Kaldığımız yerden devam edelim… Tudor'un en az Rodrigues kadar katkı yapacak bir kanat oyuncusu daha motive etmesi müthiş olur. Bu bağlamda; Tolga-Feghouli değişikliği, Hırvat hocanın bugüne kadar maç içinde yaptığı en doğru değişiklik olmaya aday. Fakat bunun için Hırvat teknik adamın takımın boyunu maksimum 40 metreye indirmesi ve biraz daha sert bir oyun kabulü de gerekiyor. Belki o denli iyi oynamak için hayli erken. Belhanda, -özellikle- Mariano her geçen maç performanslarının üzerine koyuyor. Hele hele Mariano gerçekten harika oynuyor.

Gomis altyapıda ders olur Tolga Ciğerci ve Rodriguez'deyse hafif bir gerileme var gibiydi. Linnes'in sakatlığı nedeniyle beklenenden erken forma şansı bulan Latovleviçi –ilk maç için- fena değildi. Fiziksel olarak yükseldiğinde ve yeni takımına alıştığında önemli işler yapacağından kuşku duymuyorum. O da Mariano'nun performansına yaklaşırsa ''kanatlı bir aslan'' izleriz. Bu sezon boyunca Galatasaray'ın en büyük problemleri rakibin kullanacağı duran toplar ve savunmasının göbeği olacak kuşkusuz. Para kaldıysa, devre arası bir stoper transferine tanıklık edebiliriz. Ben her yazıda Gomis'i övmekten sıkıldım. Fakat şunu söylemeden geçemeyeceğim; Bafetimbi Gomis, altyapılarda ders olarak okutulmalı. Hem savunmacı, hem de hücumcu futbolcu adaylarına.(Fotomaç)

Senin için hazırladığımız haberler