Spor yazarlarının Beşiktaş - Eyüpspor maçı değerlendirmesi

23.09.2024 - 09:24 | Son Güncellenme: 23.09.2024 - 09:34

Spor yazarları, Beşiktaş'ın Trendyol Süper Lig'in 6. haftasında konuk ettiği ikas Eyüpspor'u 90+3. dakikada bulduğu golle 2-1 yendiği karşılaşmayı değerlendirdi. İşte detaylar...

Spor yazarlarının Beşiktaş - Eyüpspor maçı değerlendirmesi

AJANSSPOR - HABER

Beşiktaş, Trendyol Süper Lig'in 6. haftasında konuk ettiği ikas Eyüpspor'u 90+3. dakikada bulduğu golle 2-1 yendi. Siyah-beyazlı ekip, yenilmezlik serisini sürdürürken, rakibine sezonun ilk mağlubiyetini yaşattı.

Spor yazarlarının karşılaşmayla ilgili değerlendirmeleri şöyle:

Bilal Meşe: "Dimyat’a pirince giderken..."

Bir deyim var, “Dimyat’a pirince giderken evdeki bulgurdan olmak” diye...Bu deyiş, Beşiktaş’la müthiş örtüşüyor. Niye mi? Sahanda, taraftar desteğiyle üç puana, yani ofansif oynamaya eyvallah... Ancak, savunmayı boşlarsanız, evdeki ‘bulgurdan’ da olursunuz! Yani kontra topları gözden kaçırmayacaksınız. Rakip de boş durmuyor... İki sıcak örnek... 12’de Caner Erkin’in uzun pasıyla buluşan Thiam, Uduokhai’yi geçti, vurdu, Mert, iki hamlede durdurdu. Bu birrr... 17’de bu kez Saiz, savunmanın arasında sert vurdu, Mert kornere tokatladı... Etti mi size ikiiii... Tecrübeli eldiven arkadaşlarına kızdı, yerden göğe kadar haklı... Kritik yerde o pozisyonda vurdurmayacaksınız arkadaş... Mert, o iki pozisyonu kurtarmasaydı, haaa işi bu ancak, evde ne bulgur kalırdı, ne de darı! Musrati’nin yerine oyuna giren Semih Kılıçsoy, soldan sıfıra kadar indi, Tayfur Bingöl’ün ayağına darbesiyle kendini yerde buldu. Zorbay Küçük’ün önünde, görüyor, veremiyor, VAR’a sığınıyor; olacak iş değil! Immobile klas bir vuruşla Kartal’ı ipten aldı. İlk yarıya dönelim, korner atışında Claro, Paulista’ya el ense çekiyor, karga - tulumba yere indiriyor, VAR’dan tık yok, yok! Huuu VAR’daki İlker Coşkun, nerdesin, gözlerine perde mi indi? Zaten Zorbay Küçük’e o kokart büyük geliyor. Valla, şimdi sırada UEFA Ligi var. Hollanda’da Ajax ile ilk sınavını verecek, kadro derinliğinde yani yedek kulübe de sıkıntı var. Kartal, üç kulvarı kaldırır mı, kaldırmaz mı? Zorrr! (Milliyet)

Bülent Timurlenk: "Barcelona havası"

Barcelona'nın havasını koklamış, suyunu içmiş iki teknik adamın kapışması keyifli bir 90 dakika vadediyordu, öyle de oldu. Geçen hafta 10 kişi kalmış Trabzonspor'a karşı yüzde 80'e varan topa sahip olmayla oynayan ve rakibi çözemeyen Beşiktaş, yüzde 69 ile oyunu kontrol ederken set hücumlarında kalabalık Eyüp savunmasını tek kanatla, Rashica üzerinden aşmaya çalışınca kilidi açmakta zorlandı. Mario'nun statik oyunu, iki stoperini rakip yarı sahaya çıkartan ev sahibinin geride bıraktığı büyük boşluklar, Emre Akbaba'nın ezdiği toplar olmasa çok daha fazla tehlike yaşardı ama Arda Turan'ın ekibinin yakaladığı pozisyonlarda kalesinde devleşen Mert vardı. İkinci yarıda Beşiktaş'ın bir enerji problemi olduğu ortaya çıktı. Eyüpspor, Midtsjö'nün nefis oyunuyla ve Kutucu ile Svensson'un da çıkmasını engelleyince oyunu dengeledi ve arkadaki boşluk penaltı golünü getirdi. Kartal'ın o dakikaya kadar tabelayı öldürecek ikinci golü bulamadığı pozisyonlar, geçen haftanın bir devamı. Arda Turan'ın kenardan getirdiği adamlar oyuna katkı vermezken, Hollandalı hocanın Semih hamlesi ve Mario'yu 6 numaraya çekmesi son çeyrekte oyuna hareket getirdi. Futbol biraz da hataya zorlama oyunu. Tayfur'un acemice yaptığı penaltı Beşiktaş'a 3 puanı getirdi. (Sabah)

Cem Dizdar: "Bir ihtimal daha vardı"

Özellikle Jonjo Shelvey ile Halil Akbunar oyuna dahil olunca Beşiktaş oyunu da dağıldı. Eyüp sahayı daha doğru kullanırken Beşiktaş işi beceri/ ihtimal seçeneklerine terk etmiş görünüyordu. O ihtimal de yine VAR’dan geldi! Ve Beşiktaş zor da olsa kazandı! Şimdi… O kadar hakemi “oyun dışı” bırakıp mevcut hakemleri de dara düşeren uygulamaların sorumluları sizce kimler acaba? İzleyenlerin dikkatini çekmiştir… İki takım oyuncuları da doğru, yanlış hakemin neredeyse her kararına bir “memleket geleneği” olarak kitlesel olarak itiraz etti! Böyle bir atmosferde futbol oynanıp, bir maç “sevk ve idare” edilebilir mi? (Fanatik)

Uğur Meleke: "Beşiktaş’a Ajax, Eintracht Frankfurt ve Lyon mesajı"

Beşiktaş bu sezon oynadığı 8 resmi maçta da ilk yarılarda gol buldu. Bu 8 maçın 6’sında iki farka da ulaştı. Ancak önlerinde Ajax, Eintracht, Lyon içeren bir fikstür var. Dün Eyüp’ün gerek önde baskıyla, gerek hızlı çıkışlarla Beşiktaş’ı zorlaması belki de siyah beyazlılar için olumlu. Zira Almanlar-Fransızlar da önde baskı yapacak size. Ve bu baskıya karşı da alternatif çözümler üretmelisiniz. Dün olduğu gibi Rafa ya da İmmobile’nin şapkadan tavşan çıkarmadığı günler de yaşanacak. Eyüp maçında bölüm bölüm yaşanan zorluğu, yakın gelecekteki büyük maçlar için bir uyarı olarak ele almalı Van Bronckhorst. (Hürriyet)

Murat Özbostan: "VAR varsa hakem evden de yönetebilir"

Beşiktaş'ın tartışmasız en büyük starı Rafa Silva.. Bir gerçek var ki oyuncuya karşı rakipleri çok acımasız.. Bu da Silva'yı etkilemeye başladı.. Bir sakatlık yaşasa Beşiktaş'ın işi zor!. Telafi edecek futbolcusu yok.. Maçın hakemi Zorbay Küçük.. İki penaltıyı da VAR ile verdi.. 102 dakika maç oynattı.. Oysa yakındı, görebilirdi pozisyonları.. Maçı yönetmesi için de bu durumda stada gelmesine gerek yoktu.. Evden de düdük çalabilirdi.. VAR olmasa ne olacaktı? Hakemler sırtlarını tamamen VAR odasına dayamışlar.. (Sabah)

Güntekin Onay: "Beşiktaş ilk kez bu kadar bocaladı"

Dün Beşiktaş, Eyüpspor’a bu kadar pozisyon verdikten sonra kazanması kaptan Mert Günok sayesinde oldu. Van Bronckhost ve oyuncu grubu bu maçtan dersler çıkartmalı. Ancak iyi oynamadığı bir maçı da son dakika golüyle de olsa kazanması siyah beyazlılar açısından önemli. Beşiktaş'ta dün Rashica’nın gol atması ve skora katkı vermesi değerli. Çünkü gol yollarında alternatifler artmalı, aksi takdirde gol sorunu yaşarsınız. Semih’in oyuna girdikten sonra sorumluluk alması ve rakip savunmayı zorlaması da siyah beyazlılar için değerli. Beşiktaş’ın çok güçlü bir 11’i var ancak Van Bronckhost’un yoğun maç takvimi başlamışken alternatif isimlere de yönelmesi şart. Eylül ve ekim ayları Beşiktaş için bol deplasmanlı ve güçlü takımlara karşı oynanan maçlarla geçecek. (Hürriyet)


Ali Gültiken: "Bu maç ders olmalı"

Eyüpspor, Thiam'ın önderliğinde çok etkili performanslar ortaya koydu. Beşiktaş'ın kadro inşası elbette devam ediyor. Birçok yeni oyuncusu var, özellikle oyunu rakip alanda tutma konusunda becerisi olgunlaştı ama ceza sahası içi ve civarında yalnızca Rafa Silva'nın etkinliği üzerinden yürümeye çalışması işi zorlaştırıyor. Diğer oyuncuların da daha etkili olması ve daha çok sorumluluk alması gerekiyor. Bu tür oyunlarla lig ilerledikçe daha çok karşılaşacak. Rakipleri merkez hücumunu kapattığında daha fazla alternatifleri de işler hale getirebilmeli. Semih'in aldığı inisiyatif gibi örnekleri artırabilmeli. Gerginliği son dakikaya taşımamalı. Bu potansiyeli var. Sıktığı zaman oyunu çok daha etkili hale getirebiliyor. Bu maç ders olacaktır. (Sabah)

Fatih Doğan: "B planı şart"

Dün Dolmabahçe'de misafir edilen Eyüpspor, beklendiği gibi çok dirençli çıktı. Hem set oyunları hem de alan kontrolleri B planının devreye girmesini gerektiren bir duruma düştü. Immobile'yi defans yakın markajda zorlayınca oyuncu da rahat hareket etmek için kanat ve geriye gelmek zorunda kaldı. Rafa Silva'nın geçiş yolları da tıkanınca Beşiktaş pozisyon üretmekte zorlandı. Bu tür durumları aşmanın yolu kanat beklerinin oyuna daha çok katılması. Masuaku ve Svensson'un yapacağı bindirmelerle Eyüpspor'un oluşturduğu defansif barajı aşmaları gerekiyordu. Ancak Beşiktaş'ta sağ ve sol bek yeteri kadar aktif verimlilikte oyuna giremediği için Eyüp uzun süre direnç gösterdi ve çözülmedi. Burada Al-Musrati'nin de uzun paslarını konuşturacağı bir alanı olmadığı için orada Gedson belki de Ndour gibi alan açacak daha agresif oyuncuların ön plana çıkması gerekiyor. Beşiktaş, işleyen A planına bu tür B planı da başarıyla uygulamaya başladığı an sonuç alacaktır. Taraftara da stresli bir 90 dakika yaşatmanın önüne geçecektir. Van Bronckhorst'un zaman geçtikçe gelişerek bu sorunları çözeceğine inanıyorum. (Sabah)

Ali Ece: "Mert ve Semih kazandırdı"

Bu maçta ilk golü atmak çok kritikti o yüzden Mert’in kurtarışları da Rashica’nın perdeyi açan golü kadar değerli. Rashica’nın golünde asisti Mario yaparken asistin asisti Beşiktaş’ın organize hücum presinden geldi. Hemen ardından benzer şekilde gelişen pozisyonda Rashica, Immobile’ye al da at pası verdi ama İtalyan golcü klasına yakışmayan bir vuruş yaptı. Bu maçta skoru korumanın en doğru yolu skoru arttırmaktı. İkinci yarıya Eyüpsor daha etkili başlarken Beşiktaş 57 ve 58’de iki hızlı hücumda gole çok yaklaştı ancak golü bulamayınca bu kez Thiam ile Eyüpspor bulduğu boşluğu iyi değerlendirip VAR’dan penaltı kazandı ve skoru eşitledi. Giovanni hoca hiç vakit kaybetmeden Musrati yerine Semih’i sol öne sürdü ve Musrati yerine Mario’yu orta sahaya çekti. Tabii burada şunu da sorgulamak gerek: Musrati oyundan çıkınca Onana girmeyecekse kendisi ne işe yarar o zaman? Gerçek futbolculardan devam edersek 80’deki Rafa Silva’nın dönüp çektiği bireysel yetenek şutu bir yana Beşiktaş ilk yarıdaki hücum sürekliliğini devam ettiremedi ve kolektif pozisyon üretimini gerçekleştiremedi. 90’da Semih’in dar alan becerisi ve inadı maçın ikinci penaltısını ve Beşiktaş’a maçı kazandırdı. (Fanatik)

Senin için hazırladığımız haberler