Atilla Gökçe: Fikret Orman, ücretli başkan ve yönetici maddelerini gündeme getirecek

16.08.2018 - 01:53 | Son Güncellenme: 15.08.2018 - 22:54

Milliyet Gazetesi Yazarı Atilla Gökçe, Beşiktaş gündemi hakkında bir yazı kaleme aldı. "Orman: Aklanmak ve güçlenmek"

Milliyet Gazetesi Yazarı Atilla Gökçe, Beşiktaş gündemi hakkında bir yazı kaleme aldı. "Orman: Aklanmak ve güçlenmek"

İşte Atilla Gökçe'nin yazısı:

Beşiktaş’ta neler oluyor? Başkan Fikret Orman’ın geçen hafta Divan Kurulu’nda “olağanüstü kongre” kararını açıklaması açıkça bir meydan okuma. Peki kime karşı? En az 1 yıldan beri Yönetim Kurulu toplantılarına katılmayan, ya da zaman zaman katılıp suskun kalan üyelerle yol ayrımına geldiğini, vedalaşmak istediğini anlatıyor.  

Pazartesi günü olağanüstü kongre gündemiyle toplanan Yönetim Kurulu’nda yine “devamsızlar” var. Metin Albayrak, Hakan Kalkavan... Bir de Emre Kocadağ.  

Üç aydan beri toplanamayan Yönetim Kurulu, olağanüstü kongre tarihinin belirlenmesi için “mevcutlarla” toplanıyor.
Evet, karar alınıyor. 9 Eylül’de ilk toplantı, çoğunluk sağlanamazsa 16 Eylül’de çoğunluk aranmaksızın ikinci toplantı yapılacak.
Başkan, o kongrede yönetimini yenilemek istiyor. Ayrıca tüzükte de yapılmasını önereceği değişiklikler var. Beşiktaş Jimnastik Kulübü’nün tüzüğünde olağanüstü kongre (sadece belirlenen gündemle), tüzük kongresi ve normal seçim kongresinin bir arada yapılamayacağı, her birinin ayrı ayrı yapılması öngörülüyor.

Stat inşaatı, UEFA Fair Play İlkeleri’ne uygun transfer kararları, iki şampiyonluk ve Şampiyonlar Ligi’nde görülmemiş başarı ile yıldızı parlayan Başkan, şimdiden seçimin tek galibi! Bazı üyeler, Süleyman Seba terbiyesiyle kendini eğiten Başkan’da şeytan tüyü olduğunu söylüyorlar. Başkan’ın 2013-16’da bir normal dönem çalıştığı, olağanüstü kongre ile kesintiye uğrayan süreçlerin hesaba katılmayacağı ve 2019 Mayıs’ındaki normal kongreden itibaren iki kez seçilme hakkının da devam edeceği anlatılıyor. Bu hesaba göre Orman, Seba’dan (16 yıl) sonra en uzun süre görevde kalacak (12 yıl) başkan olabilecek.

Dedikodu rüzgarları İkinci Başkan Ahmet Nur Çebi’ye doğru esiyor. Çebi’nin Başkan’la ilişkisi “ağabey- kardeş” sıcaklığında. Çebi, yönetim kurulu toplantılarına düzenli olarak katıldığını, İcra Kurulu Başkanı olarak ek çalışmalar yaptığını, sadece son Divan Kurulu toplantısına katılmadığını söylüyor.  

Beşiktaş’ın 31 Mart 2018 itibariyle borcu 1 milyar 859 milyon Tl. O dönemde Euro 4.83 TL idi. Dünkü kur 7.45.. Yaklaşık yüzde 50 değer farkı var. Bu hesaba göre Beşiktaş’ın toplamın içindeki döviz borcu, beklenenin üzerinde artmış olacak.
Stat inşaatında sayılarla ortaya atılan eleştiriler de var. Örneğin 65 Euroluk kapıların kulübe 88 Euro’ya satılması, 18 ton olarak hesaplanan demir ağırlığının 24 tona yükselmesi, demir teslimatında kantar uygulamasına gidilmemesi eleştirilerin önemli bir bölümünü oluşturuyor. 110 bin Dolar ücretle çalışan denetleme firmasının vereceği rapor da önemli.
Beşiktaş, sorunları ve rakamları mı konuşacak, yoksa sadece seçim sandığına mı koşacak? İşte bütün mesele!

"Çebi: Babama sormam lazım!"

Beşiktaş kongresinde adı en çok konuşulan adam Ahmet Nur Çebi olacak. Çebi’nin Şenol Güneş’le olan dostluğu da dikkate alınarak kulüpte farklı bir güç odağı oluşturduğu biliniyor.

Orman’ın yeni yönetim listesinde yer alabilir mi?
İşte bana söyledikleri: “Sevgili Başkan’ın benimle çalışıp çalışmayacağını bilmiyorum. Benim de birlikte çalışamayacağım kişiler olabilir. Çok yorgunum. Gece yarılarına kadar çalışmak zorunda kaldım. Aileme, işime ve kendime vakit ayıramadım. Hepsi de Beşiktaşımıza helal olsun!”
Peki koşullar uygun olursa?

“- Babama ve aileme sormam lazım. Bir iş yapıyoruz, ortaklarımızla da konuşmamız gerekir. Kararsızım.”
Bir de dedikodu: “Ahmet Nur Çebi, Fabri’nin bonservis ücreti 6 milyon Euro gelir gelmez, koşa koşa kulübe gitmiş ve bankadan kulüp için kendi adına aldığı 1 milyon 300 bin Euroluk borcu hemen kapatmış.”

Beşiktaş İkinci Başkanı Çebi gülüyor, “Bizim bir ödeme listemiz var. Sırası geldikçe her borç ödenir. Ben kendi borcumun ödenmesini öne almış değilim. Böyle dedikodulara sadece güler geçerim. Çünkü ne yaptığımı biliyorum!”
Şöyle bağlıyor: “Fikret’e sonsuz saygı duyuyorum. İkimiz de tezgaha gelmedik. Teşekkür ediyorum.”

"Başkanın maaşı kaç?"

Bir yıldan fazla oluyor, bizim Erdal Batmaz liderliğinde oluşan Dost Meclisi’nin yemeğine katılan Beşiktaş Başkanı Fikret Orman uzun sohbet sırasında çarpıcı bir konuya geldi: “Bence başkanlar kulübü yönetirken maaşlı olmalı. 300-500 milyon euroluk bütçeleri, borçları yöneten, karar veren kişiler hem o sorumluluğun ücretini almalı hem de görev bittiği zaman hesap vermeli!” Masada “Hakkaten yaa” sesleri yükseldi. Kulüpler yasasında mali sorumluluk yüzünden tasarıyı bugün de engelleyen yöneticileri andık. Orman ilk olarak Norveç’i örnek gösterdi. Şimdi Portekiz ve İspanya’da da benzer örneklerin olduğu söyleniyor.

Hepsi bir yana UEFA’nın Slovenyalı başkanı Aleksander Ceferin 1.5 milyon euroya yakın yıllık ücret alıyor. Bir önceki dönemde FIFA Başkanı Infantino’nun aldığından daha az. Bunları dikkate alınca Orman’ın hiç de haksız olmadığını söyleyebiliriz. Kendi işinden ve aşından mahrum kalıp full time kulübe çalışan başkanların yılda en az 600 bin euro alabileceğini de konuştuk o gece. Tüzük kongresinde bunlar da ele alınacak. Fikret Orman 6-8 kişilik yönetim öngörürken, ücretli başkan ve yönetici maddelerini de gündeme getirecek.

"VAR olasın VAR!"

Bizim hakem yorumcusu eski hakem ağabeyler, rol çaldırmanın telaşında. Orasından burasından didikleyerek VAR sistemini eleştiriyorlar. Devam etsinler. Nerden bakarsanız bakın o odalarda da insan var. Bu sistem de kendini eleştiriden kurtaramayacak ama, mutlaka devam etmeli. Kurala, adalete, vicdana biraz daha yaklaşmamızı sağlayacak.

İlk haftanın en haklı eleştirileri, özellikle Fenerbahçe - Bursaspor maçında yoğunlaştı. Kararları eleştirmiyorum. Benim takıldığım yer, yayın odasındaki ekiple hakemin konuşma süresi ve o aşamadaki görüntü. Süre çok uzadı. Oyun soğudu. Görüntü de kaotik... Hakem Halil Umut Meler içeriyle konuşurken, başına dikilen futbolcular da onunla vır vır konuşmaya çalışıyorlar. Resmen saygısızlık. Monitör başında olduğu gibi saha içinde de hakemin çevresi boş kalmalı.

Süreye gelince... İtalya’da ilk haftalar 82 saniye almış hakemin danışma/ kontrol süreleri. Sonra 32 saniyeye düşmüş. MHK Başkanı Yusuf Namoğlu, “Hawk Eye (Şahin Gözü) uygulamasına en az 10 hafta sabretmemiz gerekiyor. Sonra sistem oturacak” diyor, haklı.
Bir de hakem duruşu var... Bana göre Cüneyt Çakır Rizespor - Kasımpaşa maçında çok net bir duruş sergiledi. Fatih Altaylı’ya göre çok kötü bir duruşmuş bu. Saydırdı da saydırdı. Anlaşılan Fatih’e de Hawk Eye gerek :-))

"Atletik mutluluk"

Berlin’de koşan atletlerimiz 6 madalya hedefiyle çıktıkları Avrupa Şampiyonası’ndan 5 madalya ile döndüler.
Hepsini yürekten kutlarım. Ramil Guliyev’in 200 metrede Avrupa rekoruna yaklaşan (19.76) muhteşem şampiyonluğu ve 4x100 bayraktaki gümüş madalya göğsümüzü kabarttı. 400 engellide Yasmani Capello da gümüş kopardı. 5000 metrede Yasemin Can, 100 metrede Jack Ali Harvey de bronz kazandılar. Hepsi de Tokyo 2020 Olimpiyat Oyunları’na umut çiçekleri attı.

Atletizm Federasyonu Başkanı Fatih Çintımar’la konuştum. O röportajı önümüzdeki günlerde yayınlayacağım. Şu kadarını haber vereyim: Cumartesi/pazar günü Turkcell Süper Lig finalleri var Bursa’da. Yayıncı kuruluş beIN SPORTS... Bursa Atıcılar Atletizm stadında Enkalı Jack Ali Harwey Fenerbahçeli Ramil Guliyev’e karşı.. Sadece 100 - 200 metre değil, 40 dalda çok sıkı yarışlar var. Kaçırmayın!.

Senin için hazırladığımız haberler