"Yayın gelirlerinden pay istiyoruz"

26.07.2017 - 15:29 | Son Güncellenme: 26.07.2017 - 15:29

"Yayın gelirlerinden pay istiyoruz"

Futbolda 2. ve 3. Lig Kulüpler Birliği Başkanı Cengiz Günaydın, yayın gelirinden pay almaları gerektiğini ve bunun için mücadele edeceklerini söyledi.

Günaydın, AA muhabirine yaptığı açıklamada, TFF 2. ve 3. Lig Kulüpler Birliğini yaklaşık 1 yıl önce kurduklarını belirterek, "Kulüplerin en büyük problemi mali konular. Gelirler konusunda ciddi sıkıntımız var." dedi.

Türkiye Futbol Federasyonunun (TFF), Süper Lig ve TFF 1. Lig için bir ihale gerçekleştirdiğini hatırlatan Günaydın, "Türkiye’de 600 milyon dolara ulaşan naklen yayın ihalesi oldu. Maalesef, 2. ve 3. Lig ile amatör kulüpler bundan faydalanamıyor. Dünyadaki örneklerinde alt liglere aktarılan para belli. Belli yüzdelerde ödemeler yapılıyor ama Türkiye’de 2. ve 3. Lig ile amatör kulüpler, bu paradan pay alamıyor. Bu payı alabilmek için ciddi bir mücadelemiz olacak. İnşallah hak ettiğimiz gelirin artırılarak, kulüplerimize aktarılmasıyla ilgili çalışmamız olursa, çok daha kaliteli bir lig oluşacağını düşünüyorum." diye konuştu.

Cengiz Günaydın, 2. ve 3. Lig’de 90 kulübün 45 şehri temsil ettiğine değinerek, şunları kaydetti:

"Bu, inanılmaz bir rakam. Liglerde çok büyük camiaları barındırıyoruz. Seyirci ortalamamız, Süper Lig ve TFF 1. Lig’in üstünde. Bu ligde 20-30 bin taraftara oynayan takımlar var. Çok ciddi ve köklü kulüpler mevcut. Her hafta 45 ayrı noktada binlerce insanı tribüne çekiyoruz. Bu ligler çok önemli fakat bu kulüpler istenen noktada ve göz önünde değil. Maçlarımız yayınlanmıyor. Bu konuda da TFF ile görüşmelerimiz oldu. Amacımız, maçların ulusal kanalda yayınlanması. Bu sezon yayıncı kuruluş TFF 1. Lig maçlarını yayınlayacağı için devlet televizyonumuz olan TRT’de yer alabilir. Beklentimiz bu yönde. Onlarca şehir takımı, ilçe takımı ve semt takımı var. Eğer maçlarımız yayınlanırsa çok ciddi bir seyirci kitlesine ulaşılacağına inanıyorum.

Fatih Karagümrük Kulübü Başkanı Günaydın, alt liglerin göz önünde olmadığı için sorunlarının gündeme gelmediğini savunarak, "Aşağılar adeta yangın yeri. Göz önünde olsak, bu maçlarda olan biten veya hakem hataları, ülkenin gündemine gelebilir. Ülkenin spor kamuoyunda çok fazla yer işgal etmiyoruz. Maalesef ülkemizde spor haberlerinde sadece futbol haberleri verilir, onlar da Süper Lig’den ibarettir. Süper Lig haberleri günlerce tartışılır ama 2. ve 3. Lig’de neler olduğunu kimse bilmez. Bu liglerin artık ulusal kanallar tarafından yayınlanması istiyoruz. Bunu da TFF ve Sayın Bakanımızla görüşeceğiz." ifadelerini kullandı.

"VAR’a sıcak bakmıyorum"

Cengiz Günaydın, uluslararası turnuvalarda denemeleri gerçekleştirilen Video Yardımcı Hakem (VAR) uygulamasına sıcak bakmadığını bildirdi.

Alt liglerle ilgili VAR çalışmasının olmadığını aktaran Günaydın, şöyle devam etti:

"Benim tahminim VAR’ın bize 5 yıl sonra ulaşacağı. Bu 5 yıl içinde Türkiye’de bu işin olup olmayacağını göreceğiz. VAR, benim sıcak baktığım bir olay değil. Ata sporumuz güreşin kurallarıyla oynadılar ve artık izlemekten keyif alamıyoruz. 3 Temmuz sürecinden sonra insanlar futboldan soğudu. İnsanlar skorlara bile ön yargı ile bakıyor, Türkiye’de futbol sonuçları inanılırlığını kaybetti. Seyirciyi de kaybettik. Seyirciyi tam olarak statlara çekememişken VAR ile oyunu durdurup, 3-5 dakika sonra sonuca etki edecek bir kararın verilmesi seyirciyi biraz daha soğutacaktır. Futbol, şu anda olduğu gibi güzel. VAR’ın dünyada çok iyi uygulanacağına inanmıyorum. Belki de 5 hakemden vazgeçtiğimiz gibi VAR’dan da vazgeçebiliriz."

TFF 3. Lig futbolcularına askerlik tecil hakkı verilmemesi

Günaydın, Süper Lig, TFF 1. ve 2. Lig takımlarında forma giyen futbolculara tanınan askerlik tecil hakkının TFF 3. Lig takımlarında oynayan futbolculara da tanınması gerektiğini kaydetti.

Süper Lig ile TFF 3. Lig futbolcuları arasında profesyonellik bakımından fark olmadığını vurgulayan Cengiz Günaydın, "Tanınan hakkın profesyonel olan tüm futbolculara uygulanması gerektiğini düşünüyorum. Fenerbahçe’nin yaptığı profesyonel sözleşme ile Karagümrük’ün sözleşmesi arasında hiçbir fark yok. Süper Lig’deki futbolcuya tanınan hak, 3. Lig’deki için de geçerli olmalı. Bu konuda TBMM’nin karar vermesi, Genel Kurmay Başkanlığının da desteklemesi gerekiyor. Bir yasa değişikliği gerekiyor. Şu andaki yasaya göre TFF 3. Lig’deki futbolcular tecil kapsamı dışında. Bu da bir haksızlık. Bu konuda üzerimize düşen her şeyi yapmaya hazırız." şeklinde görüş belirtti.

"Yabancı istedik ama kabul edilmedi"

2. ve 3. Lig Kulüpler Birliği Başkanı Günaydın, TFF’den liglerinde belirli kriterler kapsamında 2-3 yabancı futbolcu oynatmak için izin istediklerini ancak bu teklifin kabul edilmediğini vurguladı.

Özellikle TFF 1. Lig’den düşen ve kadrosunda yabancı futbolcu bulunan kulüplerin sorun yaşadığına değinen Günaydın, şunları kaydetti:

"Türkiye’de yabancı sınırı yok, yerli sınırı var. 2. ve 3. Lig’de yabancı oyuncu yok. Bu sezonun başında TFF’den 21 yaşın altında en az üçer yabancı futbolcu oynatılması teklifinde bulunduk ama bu kabul edilmedi. TFF 1. Lig’den düşen takımlar, 10 yabancı ile düşüyor. Bu anda oyuncular otomatik olarak serbest kalarak, hak edip etmediği tüm paraları alıyor. Kulüplerin bu mağduriyetinin giderilmesi için bir çabamız vardı. Ülkemizde Fransa, Belçika ve Hollanda 2. liglerinden Afrika kökenli futbolcular alınıyor ve bunlara ciddi paralar veriliyor. Aynı oyuncuları çok daha az paralara 2. ve 3. Lig takımlarına alabilir, buradan da üst liglere satabiliriz. Bu sayede ülkenin parası Belçika, veya Fransa’ya gitmez. Bu oyuncuları kendi liglerimizde yetiştirebiliriz."

Günaydın, Süper Lig’de uygulanan yabancı futbolcu kuralına değinerek, "14 yabancı sınırından önce Süper Lig’de 21 yaş altında 22 yerli futbolcu oynarken, bugün 6 oyuncu var. İyi tarafından bakarsak son 10 yılda çok iyi bir milli takım jenerasyonu yakalandı. Türk futbolcular yurt dışına gitsinler. Orada para kazansınlar. Eğer çok iyilerse önemli sözleşmeler yapabilirler. Yabancıya karşı değilim ama iyi kullanılmasına ve belli kriterlerin olmasından yanayım. 2. ve 3. Lig’de 21 yaşın altında en az 2-3 oyuncunun yer almasının Türk futboluna katkı sunacağı kanaatindeyim." değerlendirmesinde bulundu.

"Köklü kulüplerin korumaya alınması lazım"

Cengiz Günaydın, Türk sporunun köklü kulüplerinin birçoğunun amatör liglere kadar gerilediğini, bazılarının da kapanma noktasına geldiğini belirterek, önemli tarihi olan camialara destek verilmesi gerektiğini savundu. Fatih Karagümrük Kulübünün başkanlığını da yapan Günaydın, zor şartlarda kulübü idare ettiklerini vurgulayarak, şu ifadeleri kullandı:

"Bayrampaşa, Güngören, Beykoz, Vefa, Zeytinburnu gibi onlarca futbolcu yetiştiren bir çok kulüp şu anda amatör liglerde veya kapanma noktasında. Karagümrük olarak en büyük başarımız, kendi imkanlarımızla yaşamak. Bugün, amatör seviyede tesislere sahip Fatih Karagümrük, 2. Lig’de mücadele ediyor. Bizim imkanlarımız, amatör kulübün imkanları kadar değil. İmkan sağlandığında çok daha iyilerini yapacağımız kesin. Yetkililerden ricamız, 90 yıllık ulu çınara sahip çıkılması. Tesis konusunda bize yardımcı olmalarını bekliyoruz. Köklü kulüplerin korumaya alınması lazım. 1908 yılında kurulan Vefa şu anda amatörde ama 2014’te kurulan kulüpler Şampiyonlar Ligi’nde oynuyor. Bu da ülkenin başka bir gerçeği. İnşallah kendi çabamızla, semtimizin el birliğiyle bu kulübü yaşatmak için mücadelemizi vereceğiz."

Kulüplerin dernek statüsünden çıkarılarak, şirket olması gerektiğini dile getiren Cengiz Günaydın, Avrupa’daki büyük kulüplerden örnekler vererek, sözlerini şöyle tamamladı:

"Şirket olmanın benim açımdan çok ciddi zorluğu var. İyi tarafı, borçlandırmadan ve hayatı zorlaştırmadan kulübe sahip çıkmak. Fatih Karagümrük Kulübü, son 6 yılda belli bir çizgiye geldiyse, şirket olduğu içindir. Dernek olsaydı 2 yılda pes edebilirdim. Kulübümüz 2012’den beri şirket olarak yönetiliyor. Kulübü borçlandırmadan ilerlemeye çalışıyoruz. Yaptığımız borçların da karşılığı her zaman var. İyi yönetmek zorundayız çünkü yaptığımız her şey beni bağlıyor. Türkiye’deki bütün kulüplerin acil olarak şirketleşmesi ve gerçek şahıslara geçmesi lazım. Yoksa bu borçlanmanın önü alınamaz. Dünyada 120 yıllık şirket kulüpler var. Artık şahısların aldığı, borsada işlem gören kulüp modellerine ihtiyacımız var. Bugün Chelsea’nin sahibi Rus’tur, Paris Saint-Germain Katarlılarındır, Manchester United’ı ABD’liler, Milan’ı Çinliler satın aldı. Bu kulüpleri alanlar Rusya’ya veya Çin’e taşımadı. Kulüplerin renkleri ve logoları aynı ama daha güçlüler. Eğer şirketleşmeye ayak uyduramazsak, bir Türk takımının Avrupa’da kupa kazanmasını rüyamızda görürüz."

Senin için hazırladığımız haberler