Dikkat çeken sözler: "Ahbap-çavuş ilişkisiyle..."

10.10.2017 - 20:47 | Son Güncellenme: 10.10.2017 - 20:47

AJANSSPOR - Yaklaşık 1 yıldır hem yurt dışı eğitimine hem de Türkiye adına yurt dışında oyuncu  izleme scouting programına  yoğun şekilde devam eden  teknik direktör Hakan Yılmaz’la yaptığımız özel röportajda çok farklı konulara değindik.

Türkiye’de görev yapan Türk hocalardan oldukça farklı bir vizyona sahip  genç teknik adam; futbol federasyonundan teknik adamlara, Türk futbolcusundan eğitim sistemine kadar bir çok konuya değindi.

  1. Lig’de çalıştığınız dönemde rekor sayılabilecek sayıda; 50 civarında amatör genç  oyuncuyu profesyonel yaparak gerçekten cesaret gerektiren bir davranış sergilediniz ve başarısız olma pahasına bunu devam ettirdiniz, bu bir risk değil miydi?
    Belki riskti ama birilerinin alması gereken bir risk , başarıya ulaştı mı bunu sorgulayabiliriz, oyuncu açısından evet birçok oyuncu bugün bu işten para kazanıyor olsa da  kulüp ve benim açımdan aynı şeyi söyleyemeyiz. Bu realiteden uzak bir megalomanlık olur zaten bu da  beni anlatmaz. Bugün olsa yine de yapar mıyım, şartların ne olduğunu görmek lazım…

Peki şu anki  genç oyuncu seçiminizdeki en önemli kriteriniz nedir?
En önemlisi  gelişim süreci itibari ile her ligi oynayabilecek potansiyeli var mı; ilk kriter bu...

Genç bir teknik direktör olarak 2. Ligde yılın teknik direktörü seçilmenize rağmen  bunu çok fazla dillendirmediniz.
Evet çünkü geleceğe bakarak devam eden bir olgu futbol, bu yüzden geride kalan  başarısızlıklar ülkemizde her şey anlamına gelip hep hatırlansa da, geçmiş  başarılar çok şey ifade etmez. Bu yüzden daha büyük daha zor hedeflere mazeretsiz yürümek gerekir..

Geleceğin çok önemli bir futbol adamı  analiz ve taktik uzmanı olarak görülüyorsunuz, ancak kulüp yapılarında da ciddi eğitimlere ve tecrübelere  sahipsiniz bu doğrultuda  Türk futbolunun şu anki durumunu nasıl görüyorsunuz?
Çok ciddi sıkıntıların var olduğunu ve bunların  bir süre daha devam edeceğini üzülerek söyleyebilirim çünkü sorunları optimal yerine bireysel görmekten vazgeçmiyoruz,  Türk insanının genetik yapısını bile çözemeden , o gitsin bu gelsin çözümleriyle  büyümeye çalışmak maalesef sonuçsuz bir arayış . Bize has, dünyada hiçbir ülkede olmayan özelliklerimiz var  ama bu millet yapısına rağmen başka hiçbir ülkenin de yaratamayacağı domestik mazeretlerimiz de var,  öyle basit  futbol kavramları buluyoruz ki aslında ne anlama geldiğini bunu bulan da  bilmiyor..

Peki  teknik adamların eğitimi, yurt dışı ile karşılaştırdığınızda ne durumda sizce?
Büyük bir bireysel  gelişim farkı  var zaman olarak da çok geç geliyoruz   bu kesin, hem hocaların kişisel gelişiminde hem de yerel futbol kalitesinde ciddi bakış farkı var. Şimdi yerel futbol kalitesi şu demek; futbolun önce bulunduğu yereli büyütmesi gerekir, orda çalışan hocayı değil... Tamamen düşünce farkı..

Şöyle diyelim kulüp çok fakir şehir zengin veya tam tersi,  peki ne yapmalı yerel ligde çalışan bir hoca sizce?
Önceliği kulüp için oyuncu biriktirmek olmalı, sonra satış ve  finansal yapıya hazırlık  katkı.. Finans yapısında denge olmayan hiçbir kurum kuruluş uzun süre yaşayamaz. İşte yerel bir hocanın  anı kurtaran, siyasi ve ahbap-çavuş ilişkisi ile iş bulup kısa sürede istifa eden  veya kovulan  hoca profilleri zaten ülke futbolunun en temel sorunlarından biri..

Bu ara çok sık söylenen futboldan gelenlerin futbolu yönetmesine de söylenecek şeyler de var .. Futbol oynamış olmak, futbolu biliyor olmak asla yeterli değildir, yönetmek başka vasıfları da gerektirir, öyle sadece ben futbolu biliyorum demekle de olmaz, çünkü ülkede zaten herkes futbolu biliyor. Bu sadece komedi olur, her futbolu bilen kişi kulübü veya kurumu  yönetemez ... Kulüpler de sürekli borç batağında çünkü olmayan sermayenin adı borçtur ..  Sucu veya bucu olmadan liyakata önem vererek de bunu aşabiliriz.. Basit; hak edene ver.. 

Peki hocam ya Türk futbolcusu?
Evet şunu net olarak söyleyebiliriz ki yetenek totaline baktığımızda Avrupa’da ,Portekiz, Belçika Almanya, İspanya ile aynı yetenek havuzuna sahibiz..  Ama sadece o kadar çünkü sonrasındaki gelişim süreci maalesef  yok oluş olarak karşımıza çıkıyor. Teknik adam eğitimden başlayıp oyuncu eğitimine hatta hakem eğitimine kadar beraber yürümesi gereken bir organizasyonun oluşamadığını ve klasik sistemde arıza var söylemlerini yaratan bir sürecin devam ettiğini çok rahat söyleyebiliriz..

Hocam gelen teklifleri şu an için kabul etmediğiniz biliniyor  takım çalıştırmaya ne zaman başlayacaksınız? Standartların üstüne ücretler talep ettiğiniz söylemlerine ne dersiniz...
Bu sene sonuna kadar zaten takım alamam  çünkü  buna zamanım yok. Diğer sorunuza gelince belli rakamlar talep etmek zorundayım  çünkü ekip çalışmasına inanıyorum ki bu da maliyet demek, bunca eğitimi alıp ve  verip sıradan bir teknik ekiple çalışamazsınız. Dolu ve doğru  bilgi birikime sahip  hem karakterli hem çalışkan  bir yardımcı antrenör grubu  ve  gerçekten yardımcı olmayı kanıksamış bir teknik ekiple başarıya ulaşabilirsiniz. Kaliteli kulüpleri yöneten akil insanların  oyuncu ve kulüp gelişimine katkısı olmayacak  sıradan bir  teknik ekibi isteyeceğini düşünmüyorum, en azında bir süre sonra bunun fark edileceği umudunu taşıyorum. O yüzden maddi konulara bu bağlamda bakmak gerekir.

Hocam çok teşekkür ederiz başarılarınızın devamı dileriz.
Rica ederim  ben teşekkür ederim..

Senin için hazırladığımız haberler